Davutoğlu: "Kıbrıs'ta Sorun Güçlü ve Sağlam İrade Eksikliği"
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Atina'da Yunan meslektaşı Evangelos Venizelos'la düzenlediği ortak basın toplantısında Kıbrıs'a ilişkin açıklamalarda bulundu.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Atina'da Yunan meslektaşı Evangelos Venizelos'la düzenlediği ortak basın toplantısında Kıbrıs'a ilişkin açıklamalarda bulundu.
Kıbrıs meselesinde Annan Planı ile ortaya çıkan bir müktesebat bulunduğunu söyleyen Davutoğlu, yeni şartlar öne çıkarmak yerine önceden üzerinde mutabakata varılmış metinler üzerine sonuca gidilmesi gerektiğini söyledi.
Davutoğlu ayrıca, çözüm noktasında eksik olan unsurların "güçlü ve sağlam bir irade" olduğunu belirterek, "yeni şartlar getirmek yeni tartışma alanları doğurur, vakit kaybederiz" diye konuştu.
"KIBRIS KADAR DETAYLI KONUŞULMUŞ BAŞKA BİR ULUSLARARASI MESELE YOK"
Davutoğlu, "Dünyada çok az uluslararası mesele veya donmuş kriz vardır ki, Kıbrıs kadar çok detaylı konuşulmuş olsun ve Kıbrıs kadar geniş bir müktesabat konuşulmuş olsun. 50 yıllık bir sorundan bahsediyoruz ve bu süre içinde o kadar çok terminolojik ve özde tartışmalar yapıldı ki, aslında son olarak 2004'deki Annan Planı o kadar kapsamlı bir çözüm paketi sundu ki, herşey tartışıldı. Nasıl bir devlet inşa edileceği, nasıl bir birliktelik oluşacağı, hangi temeller üzerinde hareket edileceği konusunda aslıda çok ciddi bir müktesabat var. ve bu müktesabat konusunda da Türkiye ile Yunanistan arasında çok ciddi görüş ayrılıkları yok" dedi.
Davutoğlu, "Zaten 2004 mutabakatına destek vermemizde de bunun büyük bir katkısı oldu. Son 2008 ile bugün arasında yürüyen müzakerelerde de bir muktebasat oluştu. Tabi taraflar arasında görüş ayrılıkları olabilir ama bu görüş ayrılıklarının en önemli çözümlerden biri, bu anlaşılmış dili kullanmak, yani daha önce üzeride mutabakat sağlanmış dili kullandığınızda yeni bir tartışma konusu açılmaz" ifadelerini kullanıd.
Son iki haftadır üzerinde yoğunlaşılan ortak açıklama metni konusunda Türkiye olarak her zaman yapıcı katkı sağlamaya gayret ettiklerini söyleyen Davutoğlu, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tarafı da aslında birçok esneklik gösterdi ve bir kavram bir metinde bir kez geçmişse ve o kavram belli bir kontekse oturmuşsa, bunun tekrar tekrar kullanılması talebiyle yeni bir tartışma başlatmaya çok fazla ihtiyaç yok. Ne istendiği belli, neye ulaşılmak istendiği açık, zaten bir devlet yapısı oluştuğunda bunun kalıcı olması, bu devletin uluslararası bir entite olarak varlığını sürdürmesi esastır, bunun dışında bir ihtimal düşünülemez. Burada kısır egemenlik tartışmaları üzerinden yeni bir tartışma başlatmak yerine bu anlaşılmış, mutabakata varılmış terminoloji üzerinden hareket edilirse daha kolay netice alınır" değerlendirmesinde bulundu.
"YENİ ŞARTLAR ÖNE ÇIKARMAK ZAMAN KAYBI OLUR"
Davutoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
"Yeni şartlar öne çıkarmamak lazım, yeni taleplerde bulunmamak lazım, var olan anlaşılmış zeminde hareket edersek bir an önce müzakerelere geçmek lazım. Bakın çok vakit kaybettik. 2004'den bu yana 10 yıl geçti, 5 yıl da müzakere ediliyor, son iki yıl Kıbrıs'taki seçimler dolayısıyla müzakerelere ara verildi. Son bir yılda Sayın Anastasiadis'in seçilmesi ile biz büyük bir ümit beslemiştik, çünkü Anastasiadis, Annan Planı'na 'evet' diyen bir siyasetçi ve çok pozitif mesajlar verdi. Biz de buna pozitif mesajlara mukabelede bulunduk. Pozitif atmosfer oluştu ama onun seçilmesinin üzerinden de bir yıl geçti. Bu sefer de ekonomik kriz dolayısıyla biraz süre tanıyın dendi. Ama artık Kıbrıs sorunun süre tanımakla çözülmeyeceğini herkes biliyor. Kıbrıs sorunu bundan sonra siyasi irade ile çözülür. Herşey tartışıldı. Ortak bir zemin var. Biz bu iradeyi görmek istiyoruz."
"Önemli olan burada artık bir çözüm noktasında güçlü ve sağlam bir irade sergilemektir. Eksik olan budur. Yoksa terminolojik tartışmalarla, yeni unsurlar getirerek sadece yeni tartışma alanları doğurur ve sadece zaman kaybederiz." - ATİNA