Barclays, Putin'in yakın arkadaşının kara para aklama operasyonuna karıştı mı?
FinCen belgelerine göre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in en yakın arkadaşlarından biri olan milyarder Arkady Rotenberg, kara para aklamak ve yaptırımlardan kaçınmak için Londra'daki Barclays bankasını kullanmış olabilir.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in en yakın arkadaşlarından biri olan milyarder Arkady Rotenberg'in kara para aklamak ve yaptırımlardan kaçınmak için Londra'daki Barclays bankasını kullanmış olabileceği ortaya çıktı.
Putin'i çocukluğundan beri tanıyan Arkady Rotenberg, 2014 yılında Rusya'nın Kırım'ı ilhak etmesi ve Rusya'nın Ukrayna'daki ayrılıkçı militanlara destek vermesi nedeniyle ABD ve Avruğa Birliği (AB) tarafından yaptırım listesine alınmıştı.
Bu da Batılı bankaların Rotenberg ile ilişkili işlem gerçekleştirmelerinin ciddi sonuçları olabileceği anlamına geliyor.
FinCen belgeleri ismindeki araştırmacı gazetecilik çalışması kapsamında Bbelgelere göre Rotenberg ile ilişkili olduğu düşünülen şirketlerin çok sayıda gizli hesapları var.
Rotenberg'in ismi 2016 yılında yayımlanan araştırmacı gazetecilik projesi Panama Belgeleri'nde de kara para aklama iddialarına karışmıştı.
Barclays ise yasalara ve mevzuatlara uyduğunu öne sürüyor.
Sanat eserleriyle kara para aklama
ABD Hazine Bakanlığı, Putin'in çocukluktan judo arkadaşı olan 68 yaşındaki Rotenberg ve 63 yaşındaki kardeşi Boris'i 'Rus liderliğinin yakın çevresi' olarak adlandırıyor.
Rotenberg'in şirketleri Rusya devletinin sağladığı ihaleler ve anlaşmalar sayesinde yollar, doğal gaz boru hattı ve elektrik santrali gibi inşaatlarda yer aldı.
FinCen belgelerinde İngiliz Barclays bankasının 2008 yılında Advantage Alliance şirketi adına bir hesap açtığı; bu şirketin 2012-2016 arasında 60 milyon poundluk işlem gerçekleştirdiği görülüyor.
Bu işlemlerin tarihi Rotenberg kardeşlere yaptırım uygulanmasından sonraya rastlıyor.
Bu yılın temmuz ayında ABD Senatosu tarafından yürütülen bir araştırmada Rotenberg kardeşlerin yaptırımları delmek için çok sayıda pahalı sanat eseri satın aldığı iddia edilmiş; bu sistemde adı geçen şirketlerden biri de Advantage Alliance olmuştu.
ABD'de bu soruşturmayı yönetenler, Advantage Alliance'ın büyük ihtimalle Arkady Rotenberg'e ait olduğunu ve Londra'daki Barclays bankasını milyonlarca dolar değerinde sanat eseri almak için kullandığı sonucuna ulaşmıştı.
Yaptırımlara rağmen Rotenberg'in 7,5 milyon dolara René Magritte'in La Poitrine ismindeki eserini satın aldığı öne sürülmüştü.
Moskova'dan Londra'ya, sonra da New York'a
17 Haziran 2014'te Rotenberg ile ilişkili bir şirketin Moskova'dan, Advantage Alliance'ın Londra'daki hesabına para gönderdiği, ertesi gün de Barclays'in parayı New York'taki bir satıcıya gönderdiği görülüyor.
Nisan 2016'da ise Barclays Rotenberg kardeşlerle ilişkili olduğu düşünülen birkaç hesapla ilgili bir iç soruşturma açtı.
Altı ay sonra da Advantage Alliance'ın hesabı şüpheli işlemler yüzünden kapatıldı.
Ancak kimi hesapların 2017'ye kadar açık kaldığı sızdırılan raporlarda görülüyor.
Bu şirketlerden biri de Ayrton Development Limited.
Sızdırılan belgelere göre Barclays, bu şirketin işlemlerinden ve sahibinin Arkady Rotenberg olabileceğinden şüphe duyuyordu.
BBC'nin sorularına yanıt veren banka, yasalardan ve mevzuatlardan kaynaklanan sorumluluklarına uyduklarını, bu belgelerin yasa dışı işlemlerin kanıtı olmadığını, bir müşteriyle ilişkilerini ancak sağlam kanıtlara dayanan dikkatli ve objektif bir soruşturmanın sonucunda sona erdirdiklerini belirtti.
FinCEN belgeleri kapsamında ortaya çıktı
FinCEN belgeleri, ABD merkezli haber sitesi Buzzfeed'e sızdırılan belgelerin Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu'yla (ICIJ) da paylaşılması sonucu Türkiye dahil 88 ülkeden 108 basın kuruluşunun yer aldığı bir araştırmacı gazetecilik dosyası.
İçlerinde BBC'nin de olduğu basın kuruluşlarına sızan belgeler, dünyanın en büyük finansal kuruluşlarının kara para aklama operasyonlarına aracılık ettiğini ve 2 trilyon dolar değerindeki şüpheli işlemlerde rol aldıklarını ortaya koydu.
FinCEN, ABD'deki Mali Suçları Araştırma Ağı'nın kısaltması.
ABD doları cinsinden yapılan şüpheli finansal işlemlerin FinCEN'e bildirilmesi gerekiyor.
Şüpheli işlem raporları ise kısaca SAR olarak adlandırılıyor.
Bu şüpheli işlemler arasında 'terörle ilişkili kişilerin ya da organizasyonların fonlanması' ya da kara para aklama olabiliyor.