Alman Polisi Mürekkebin Kuruma Hızından Bulmuş
Deniz Feneri E.v Davasının Dördüncü Duruşmasında Mahkeme Heyetine Soruşturmayla İlgili Detaylı Bilgiler Sunan Mali Polis Başkomiseri Alexander Böhm'ün Anlattıkları, Almanya'nın Kara Para Trafiğini Belirlemede En Gelişmiş "Kriminal Teknoloji"yi Kullandığını Ortaya Koydu.
Deniz Feneri e.V davasının dördüncü duruşmasında mahkeme heyetine soruşturmayla ilgili detaylı bilgiler sunan Mali Polis Başkomiseri Alexander Böhm’ün anlattıkları, Almanya’nın kara para trafiğini belirlemede en gelişmiş "kriminal teknoloji"yi kullandığını ortaya koydu.
Böhm, mahkeme heyetinin sözde yardım belgelerinin Türkçe yazım içermesine rağmen düzmece olduğunun nasıl ispat edildiğini sorması üzerine, şu bilgileri verdi:
Bağış belgelerini incelerken bir iki nokta dikkatimi çekti. Bu ilginçlik, yazı karakterleri ve şekillerin birbirine benzerlik içeriyor gibi olmasıydı. Ancak tam emin olmak ve gözle görülemeyen ince detayları tespit edebilmek için belgeleri Hessen Eyaleti Kriminal Dairesi Laboratuvarı’na gönderdik.
En son teknolojiye sahip ve en ince ayrıntıyı belirleyen incelemeler sonucu, belgeler üzerindeki tükenmez kalem mürekkebinin kuruma hızının hesaplanması sayesinde belgeler üzerindeki tarihin düzmece olduğunu belirledik. Böylece belgeler üzerindeki tarihlerin, aynı günde farklı tarihler atılarak yazıldığını ortaya çıkardık.
2004 tarihli Kastamonulu bir kadın adına ’Yardıma Muhtaç’ belgesi düzenlenmiş. Bu belgeyi yine kriminal laboratuvarına gönderdik. Gelen raporda belgenin 2004 değil 2006 yılında düzenlendiği mürekkep analizi yapılarak ortaya çıkartıldı.
Yine yapılan baskında Deniz Feneri e.V’ye İstanbul’dan gönderilmiş postalara el koyuldu. Bu zarfların içinden yüzlerce Türk vatandaşı adına düzenlenmiş yardıma muhtaç belgesi vardı. Belgelerin üzerinde de İstanbul Süleymaniye Mahallesi Muhtarı Mehmet Özdemir’in imza ve mührü vardı.