Haberler
BBC

AİHM'in 'ByLock ve Bank Asya' kararı emsal teşkil eder mi?

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) “ByLock kullanmak” ve “Bank Asya’da hesabı olmak” suçlamalarıyla mahkum olan öğretmen Yüksel Yalçınkaya'nın açtığı davada Türkiye aleyhine ihlal kararı verdi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ( Aihm ) Salı günü “ Bylock kullanmak” ve “Bank Asya’da hesabı olmak” suçlamalarıyla mahkum olan öğretmen Yüksel Yalçınkaya'nın açtığı bireysel davada Türkiye aleyhine ihlal kararı verdi. Karar sonrası gözler benzer suçlamalarla mahkum edilmiş kişilere çevrildi. Peki bu karar, özellikle kamudan ihraç edilmiş KHK'lılar için de emsal olabilir mi?

Yüksel Yalçınkaya; "Bylock kullanması", " Bank Asya'da hesabı olması" ve “FETÖ ile bağlantılı olduğu ilan edilen kuruluşlara üye olması” delil sayılarak mahkum edilmişti.

Aihm ise adil yargılanma hakkını düzenleyen 6. maddenin, kanunsuz suç olamayacağı ilkesini düzenleyen 7. maddenin ve örgütlenme ve toplanma hakkıyla ilgili 11. maddenin ihlal edildiğine .

Gerekçeli kararda, Türkiye'nin “terör suçlamalarıyla yapılan yargılamalarında” Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 6. ve 7. maddesinin ihlali bakımından çok sayıda insanı ilgilendiren sistematik sorunlar olduğu kaydedildi.

Yalçınkaya'nın yargılanmasında ByLock kullanımının temel delil olarak değerlendirilmesine dikkat çeken Aihm, eğer bu düzeltilmezse Türkiye’de Bylock kullanmış ve davaları devam eden herkesin yalnızca bu esasa dayanarak mahkum edilebileceği uyarısında bulundu.

Aihm Büyük Dairesi, ByLock kullanıcılarının sayısının 100 bine yaklaştığını hatırlattı ve bu konuda Türkiye aleyhine 8 bin 500 civarında şikayet başvurusu yapıldığını bildirdi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise bugün yaptığı açıklamada, " Aihm'in yetkisini aştığını düşünüyoruz. Karar emsal teşkil etmiyor" diye konuştu.

Aihm kararını BBC Türkçe'ye değerlendiren hukukçulara göre ise yalnızca ByLock kullanmak, Bank Asya hesabı olmak ve sendikaya üye olmak gibi nedenlerle mahkum edilen kişiler için bu karar emsal teşkil edebilir.

" Aihm, ByLock delilinin varlığını, yokluğunu incelemiyor"

Yalçınkaya'nın avukatı Özcan Akıncı, yerel mahkemenin toplu bir kabulle "ByLock varsa teröristtir" hükmünde bulunduğunu ve Aihm'in bu değerlendirmeyi reddettiğini söylüyor.

Akıncı ayrıca Yalçınkaya'nın mahkumiyet nedenlerinden biri olan "Bank Asya'da hesabı olmak" konusunda da Aihm'in adil yargılanma hakkı ve "kanunsuz suç ve ceza olmaz" ilkesinin ihlali kararı verdiğini belirtiyor:

"Çünkü hiç kimse bir bankaya para yatırırken, ileride bunun terör örgütü üyeliğiyle yorumlanacağını ya da terörist damgası yiyeceğini öngöremezdi. Bu çok aşırı ve geniş bir yorumdu ve AİHM bu konuda da ihlal kararı verdi."

BBC Türkçe'ye konuşan Avukat Figen Albuga Çalıkuşu ise AİHM kararının detaylı okumasını şöyle yapıyor:

"Bizim yasamıza göre ve yerleşmiş Yargıtay kararlarına göre, bir kimsenin terör örgütü üyesi olması için bu dahil olduğu yapının silahlı terör örgütü olduğunu bilmesi, bu örgütün amacını bilerek hiyerarşik yapısına dahil olması ve amacına yönelik talimat alabiliyor alması gerekir."

"AİHM, 'Bir insan ByLock kullandı ve sendikaya üye oldu diye bu yapının içinde olduğunu kabul edemezsin' diyor. ByLock delilinin varlığını, yokluğunu incelemiyor.

"ByLock kullandığı tarihte, 'ByLock yasaktır, o derneğe üye olmak yasaktır' diye bir ceza maddemiz var mı, yok. Yıllar sonra bunlara teröristsin diyemezsin çünkü öngörülebilirlik ilkesini ihlal edersin. Yani kırmızı ışıkta geçersen ceza alacağını bilirsin, öngörülebilirlik ilkesi budur."

"Yargılaması devam edenler emsal bu kararı kullanıp, tabii ki tahliye isteyebilirler"

Akıncı; ByLock, Bank Asya ve sendika üyeliği açısından bu kararın tüm benzer yargılamaları etkileyen "emsal bir karar" olduğunu savunuyor:

"AİHM, ByLock ile ilgili çalışmaları haksız ve kusurlu buldu. Bu nedenle de bütün ByLock yargılamalarını etkileyecek nitelikte bir karar verdi."

Çalıkuşu ise "Her dosya için genelleyemeyiz" diyerek şöyle açıklıyor:

"Bazı ByLock kullanıcıları vardır ki orada hakikaten bu örgütün yapısına dahil olup talimat alınan mesajlar vardır. Onları bilemem. Ama bu şekilde, 'Bir kişi sadece ByLock kullanıyor ve terör örgütü üyesidir' denen kararların hepsi için evet emsaldir.

"Bu karar kapsamında, bir kişi sadece dernek üyesiyse, bir kişi sadece bir ByLock girişi var ama girişin içeriği de terör örgütü yapılanmasına dahil olmadan, bir insanın kastını, niyetini okuyarak ona 'Sen teröristsin' dendiyse emsaldir.

"Yargılaması devam edenler emsal bu kararı kullanıp, tabii ki tahliye isteyebilirler. Hükmü kesinleşmiş, infaz edilmiş olanlar için yeniden yargılama sebebidir bu karar. Bu davadaki sebeplerle kamudan ihraç edilmiş kişilerin ihracın iptali içi açtığı davalarda da doğrudan esaslı bir delil özelliği taşır bu karar."

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Avukat Salim Şen, "Gerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 46'ncı maddesi gerek Anayasa’nın 90'ncı maddesi gereği AİHM kararlarının uygulanması zorunluluk olup, uygulamak ya da uygulamamak hususunda hiçkimsenin ve hiçbir organın takdir yetkisi yoktur" .

Çalıkuşu ise eğer AİHM kararı yerine getirilmezse ikinci kez hak ihlaline sebebiyet verileceğini ve ikinci kez tazminat ödenmesi gerekeceğini söylüyor.

Adalet Bakanı Tunç: Karar emsal teşkil etmiyor

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç dün AİHM'in Yalçınkaya kararına ilişkin olarak sosyal medya hesabından açıklama yaparak, mahkemenin bu karar ile “yetkisini aştığını” söyledi.

Tunç, “İlk derece mahkemesinden, istinafa, Yargıtay’dan Anayasa Mahkemesi’ne her derecedeki yargılama makamlarımızın delilleri yeterli gördüğü bir dava hakkında, AİHM’in yetkisini aşarak delil incelemesi yapmak suretiyle ihlal kararı vermesi kabul edilemez” dedi.

Bakan Tunç bugün yaptığı açıklamada da, "Mahkemenin yetkisini aştığını düşünüyoruz. Karar emsal teşkil etmiyor" diye konuştu.

MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız da dün yaptığı açıklamada, "ByLock'un terör örgütünün haberleşme aracı olduğu adli hakikat olarak karar altındadır. AİHM’in, Türk Mahkemelerinin kararına esas olan delilleri değerlendirme yetkisi yoktur. AİHM Büyük Dairesi yetki tecavüzünde bulunmuş, kendisini bağlayan sözleşmeye açıkça aykırı bir karara imza atmıştır" dedi.

Avukat Çalıkuşu ise “AİHM kararını tartışamazsınız, öyle bir yetkiniz yok. AİHM yetki aşmadı, bilakis sizin yetkisinin var olup olmadığını tartışma yetkiniz yok. AİHM ya da AYM bir karar verdiği zaman, yapmanız gereken o kararı uygulamaktır” diyor.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) iç hukuktan üstün olduğunu hatırlatan Çalıkuşu, Bakan Tunç'un AİHM kararını çarpıttığını iddia ediyor:

"Adalet Bakanı bir hukuk fakültesi mezunudur ve diyor ki, 'AİHM kendi içtihadından dönmüştür'. Böyle bir yorum tamamen hukuki palavradır. Siyasetçilerin siyaseten palavraları mümkündür ama mesele hukuk olunca böyle konuşmak mümkün değildir."

"AİHM, bir delilin varlığını yokluğunu ve hangi delille ihlal olup olmaması gerektiğini incelemez. Ama AİHM, bir suçlama konusunda, kabul edilen delilleri, etkili olarak bir delil özelliği bulunup bulunmadığı yani o delille o suçlamanın yapılıp yapılmayacağını inceler. Öbür türlü AİHS’te teminat altına alınan hakların saldırıya uğrayıp uğramadığını inceleyemez."

Hukukçuların genel görüşü de, AİHM kararının ve kararın gerekçelerinin dikkate alınarak hak ihlallerinin giderilmesi gerektiği şeklinde.

AİHM kararları bağlayıcı mı?

Avrupa Konseyi, 5 Mayıs 1949'da 10 Avrupa ülkesi tarafından kuruldu. Konsey, insan haklarının ve özgürlüklerinin devletlerce korunmasına ve geliştirilmesine vurgu yaptı. Konsey'e üyelik koşulu da insan haklarına saygı yükümlülüğüydü.

Konsey'in ilk adımı 4 Kasım 1950'de Roma'da imzalanan ve 3 Eylül 1953'te yürürlüğe giren Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ydi (AİHS).

Türkiye de AİHS'i 4 Kasım 1950'de imzalayan ülkeler arasındaydı ve Avrupa Konseyi'ne kurucu üye sıfatıyla katıldı.

AİHS'in 46. maddesine göre Sözleşmeye taraf tüm devletler AİHM kararlarına uymaya mecbur ve mahkemenin kararları Avrupa Konseyi üyesi devletler için bağlayıcı.

BBC
AK Parti'den muhalefetin erken seçim çağrılarına yanıt: Bugün olsa yine yenilgiyi tadacaklar

Erken seçim çağrılarına verdiği yanıt muhalefeti küplere bindirecek

Saadet Partisi kongresinde AK Parti protestosu

Sloganların yükselmesiyle AK Partili 2 isim salonu terk etti

3 adayın yarıştığı Saadet Partisi kongresinde büyük arbede

3 adayın yarıştığı kongrede "Saadet" maadet kalmadı

Ankara-İstanbul yolunda yoğun kar nedeniyle trafik durdu, vatandaşlar dakikalarca yolda bekledi

Kar etkisini artırdı, onlarca araç karayolunda mahsur kaldı

title