ABD'li Prof Barkey: Kriz Oldukça Ciddi, Obama ve Erdoğan'ın Yeniden Diyaloğa Başlaması İmkansız Gibi

Türkiye'deki yolsuzluk soruşturmasının ardından ABD ile yaşanan gerginlik, yabancı medya ve uzmanları arasında giderek daha çok irdeleniyor. Fransız Le Figaro gazetesi, "Erdoğan, Washington ile bozuştu" başlığıyla yayınladığı haberde tanınmış Türkiye uzmanı ABD'li Prof. Henri Barkey'in iki ülke arasındaki "krizin oldukça ciddi" olduğu, "Barack Obama ve Recep Tayyip Erdoğan'ın, aralarındaki diyaloğa yeniden başlaması imkansız gibi görünüyor" iddialarına da yer veriliyor.

Fransa'nın önde gelen gazetelerinden Le Figaro, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çevresine dokunan yolsuzluk skandalının önemli bir yan kurbanı var: Türk-Amerikan ilişkileri" diyor.

-"BİRBİRİNE ARTIK BÜYÜK BİR GÜVENSİZLİKLE BAKIYORLAR"-

Ankara ile Washington'un artık birbirine "büyük bir güvensizlik" ile baktıklarını öne süren gazete, "Husumeti başlatan tarafın Türk hükümeti olduğunu", Erdoğan'ın soruşturmanın arkasında ABD'nin başını çektiği uluslararası bir komplonun bulunduğunu söylediğini, ismini vermeden ABD Büyükelçisini geri göndermekle "tehdit ettiği"ni yazıyor.

-"TÜRKİYE İLE ABD ARASINDAKİ KRİZ OLDUKÇA CİDDİ"-

Le Figaro, haberinde değerlendirmelerine yer verdiği ABD'deki Lehigh Üniversitesi öğretim üyelerinden Türkiye uzmanı Prof. Henri Barkey, Türkiye ile ABD arasındaki "kriz oldukça ciddi, nereye kadar gideceğini bilmiyorum" diye konuştu. Barkey şu savları da dile getirdi:

"Barack Obama ile Recep Tayyip Erdoğan'un aralarındaki diyaloğu yeniden başlatması imkansız gibi görünüyor. İkisi arasındaki imtiyazlı bağlar, ikili ilişkinin anahtar taşı oluşturuyordu. Amerikan Başkanı, geçen Mayıs, Erdoğan'ı Beyaz Saray'daki masasında ağırlamıştı."

Barkey'ye göre, Obama ile Erdoğan arasındaki "kırılma", Erdoğan'ın "Amerikan komplosu"nu sorumlu tuttuğu "Gezi isyanı" ile başladı. Barkey, "O anda bir telefon görüşmesi oldu. Görüşmeyi Erdoğan talep etti, Obama ise ona fırça atmak istediği için kabul etti, sonra hiç bir şey" savlarını öne sürdü.

Bu arada, Le Figaro, analistlerin, ABD'nin büyük bölgesel dosyalar konusunda artık "doğrudan diyaloğu" aramadığını, örneğin İran ile anlaşmanın, geçmişte kolaylaştırıcı rolünü oynayan Türkiye olmadan yapıldığı değerlendirmelerini yansıttıktan sonra şunları yazıyor:

"Seçim amacıyla sistematik Amerikan karşıtlığı, Ortadoğu'da Müslüman Kardeşlere ılımlı olmayan destek, İsrail ile bozuşma, Türkiye NATO üyesi olmasına rağmen geçen son baharda Çinli füzeleri alma girişimi, tırmanan resmi Yahudi karşıtlığı Bütün bunlar, Beyaz Saray'yı, artık pek güvenilir olmadığı düşünülen müttefiki uzaklaştırmaya itmiş bulunuyor."