AB, gaz tedariki nedeniyle Azerbaycan'ı eleştirmekten kaçınıyor mu?

Azerbaycanlı muhalifler AB politikasının, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in muhaliflere yönelik baskılarında serbestlik tanıdığını söylüyor.
Geçen ay Azerbaycan'da genç bir barış aktivisti vatana ihanet suçlamasıyla 15 yıl hapis cezasına çarptırıldığında, arkadaşlarının öfkesi onu hapse atan hükümetten önce Avrupa Birliği'ne yöneldi.
30 yaşındaki doktora öğrencisi Bahruz Samadov, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in 21 yıllık iktidarını eleştiren birine verilen en ağır cezalardan biriyle karşı karşıya ve suçlamanın uydurma olduğunu savunuyor.
AB'nin Azerbaycan politikasını eleştirenler ise AB'nin "Bakü ile flört etmeye devam edebileceğini ancak sessizliğin de bir bedeli olduğunu" söylüyor.
Rusya'nın 2022'de Ukrayna'yı geniş çaplı işgalinden kısa bir süre sonra Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Azerbaycan'ı AB'nin Rus doğal gazından uzaklaşma çabalarında "kilit ortak" ilan etti.
Bu süre zarfında Aliyev, ayrılıkçı Karabağ bölgesinin kontrolünü yeniden tesis ederek tüm Ermeni nüfusun göç etmesine neden oldu.
Ayrıca gözlemciler tarafından eleştirilen bir seçimle ve muhalefete ve basın özgürlüğüne baskı uygulayarak üst üste beşinci dönemini garantiledi.
Avrupa Parlamentosu geçen yıl AB'ye Bakü'ye yaptırım uygulaması ve Azerbaycan gazına bel bağlamasına son vermesi çağrısında bulundu.
Ancak AB'nin üst düzey dış politika yetkilileri Aliyev'i kamuoyu önünde eleştirmekten kaçınıyor.
AB'nin en üst düzey diplomatı Kaja Kallas nisan ayında, 21 gazetecinin cezaevinde bulunduğu Azerbaycan'ı ziyaret ettiğinde, Brüksel-Bakü ilişkilerinin "büyük potansiyeline" vurgu yaptığı için Aliyev'in muhalifleri tarafından ağır bir şekilde eleştirilmişti.
Aliyev gazetecilerin tutuklanmasını "medya ortamını dış olumsuz etkilerden koruma" ihtiyacıyla gerekçelendirdi ve muhabirleri "yurtdışından yasadışı yollarla fon almakla" suçladı.
Ayrıca uzun süredir uluslararası kuruluşları önyargılı davranmak ve iç siyasete karışmakla suçluyor.
BM, Uluslararası Kızılhaç Komitesi ve BBC'nin Bakü ofislerine kapatma emri verildi.
Avrupa Parlamentosu Sosyal Demokrat grubunun dış politika danışmanı olarak görev yapan Letonyalı eski diplomat Eldar Mamedov, AB politikasının Aliyev'e "serbestlik sağladığını" söylüyor.
BBC'ye konuşan Mamedov "Muhaliflere, blog yazarlarına ve muhalif seslere yönelik baskılar ve tutuklamalar Bakü-Brüksel ilişkilerini uzun zamandır geriyor" diyor:
"Rusya'nın Ukrayna'daki saldırganlığından bu yana bu konu neredeyse gündemden düştü."
Avrupa Birliği ise bu iddiayı reddediyor.
BBC'ye konuşan bir AB sözcüsü "AB Azerbaycan'daki sivil alanın daralmasından endişe duyuyor" dedi ve Bakü'ye "temel haklarını kullandıkları için keyfi olarak gözaltına alınan herkesi serbest bırakması" çağrısında bulundu:
"AB, Kaja Kallas'ın Bakü ziyareti de dahil olmak üzere, endişelerini hem kamuoyu önünde hem de özel olarak her düzeyde sürekli olarak dile getirmiştir."
AB, Rusya gibi tek bir tedarikçiye bağımlı kalmamak için gaz aldığı yerleri çeşitlendirmek istiyor.
Arzdaki artışa rağmen AB'nin doğal gaz ithalatındaki toplam payı %4,3 gibi mütevazı bir seviyede kalan Azerbaycan en büyük oyuncu olmaktan uzak.
Ancak Azerbaycan'dan gelen Güney Gaz Koridoru boru hattına bağlı bazı üye ülkelerde bu oran çok daha yüksek. Bulgaristan'ın doğal gaz ithalatının %40'ı Azerbaycan'dan gelirken, İtalya ve Yunanistan için bu oran %15.
Adının açıklanmaması kaydıyla konuşan üst düzey bir Avrupalı diplomata göre bu durum AB'nin birleşik bir cephe oluşturmasını zorlaştırıyor:
"Bu durumda Avrupa'nın Azerbaycan üzerinde büyük veya inandırıcı bir kozu yok."
Kafkasya ve Orta Asya konusunda uzman risk analisti Benjamin Godwin, Azerbaycan gazı olmadan Avrupa'da elektriklerin kesilmeyeceğini ancak konunun bu olmadığını söylüyor:
"AB'nin stratejisi mümkün olduğunca çok farklı yerden gaz almak.
"Azerbaycan gazına bağımlı olmasa da, Rusya'ya olan bağımlılığını azaltmak için Azerbaycan'dan daha fazla gaz almak istiyor."
Bir AB sözcüsü BBC'ye yaptığı açıklamada bu enerji ortaklığının "Azerbaycan'daki insan hakları durumuna ilişkin duruşu değiştirmediğini" söyledi.
Cumhurbaşkanı Aliyev'in Avrupa'ya gaz dışında başka faydaları da var.
Aliyev, Rusya'nın işgali karşısında Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü tutarlı bir şekilde destekledi. Kremlin tarafından müttefik olarak görülen eski Sovyet ülkeleri arasında nadir görülen bir duruştu bu.
Azerbaycan Rusya'ya yaptırım uygulamamış olsa da Ukrayna'ya insani yardım sağladı.
Bakü'nün Moskova ile ilişkisi bir süredir düşüşte.
Azerbaycan Havayolları'na ait bir uçak Aralık 2024'te 38 kişinin ölümüyle sonuçlanan bir şekilde düştü - görünüşe göre bir Rus uçaksavar füzesi tarafından yanlışlıkla düşürüldü.
Kriz daha sonra iki Azerbaycanlı erkeğin Rus polisi tarafından gözaltında öldürülmesiyle derinleşti.
Uzmanlar, Aliyev'in Rusya'ya açıkça meydan okuyarak, geleneksel olarak Moskova'nın hakim olduğu bir bölgede daha büyük bir rol üstlenmeye çalıştığını söylüyor. Ancak aynı zamanda kendisini Batı'ya Vladimir Putin'in bir rakibi olarak sunuyor.
BBC'ye konuşan üst düzey bir AB diplomatı "Azerbaycan dikkatleri üzerine çekti ve bunu oldukça iyi kullandı. Tüm tarafların kendileriyle dost olmak istediğini görüyorlar ve bunu her yönde kullanıyorlar" diyor.
Bir başka Avrupalı diplomat ise "[Azerbaycan'ın insan hakları sicilinden] kesinlikle memnun değiliz, ancak yapabileceğimiz fazla bir şey yok" diyor.
Geçen ay yedi Azerbaycanlı araştırmacı gazeteciye uzun süreli hapis cezaları verildiğinde, AB bunun "endişe verici bir gelişme" olduğunu açıkladı ve "tüm gazeteciler için güvenli ve elverişli bir ortamın sağlanması için acil adımlar atılması" çağrısında bulundu.
AB şu ana kadar Bahruz Samadov'un vatana ihanet suçundan hapis cezasına çarptırılmasına sessiz kaldı.
Arkadaşları Samadov'un yakın zamanda kendini öldürmeye çalıştığını ve güvenliğinden endişe ettiklerini söylüyor.
