Haberler
Esed rejimiyle çatışan muhalif gruplar Halep kent merkezine girdi, İdlib'de stratejik bölgeyi ele geçirdi

Türkiye sınırı kan gölüne döndü! Muhalif gruplar kent merkezinde

Avrupa korkunç senaryoya hazırlanıyor! Hayatta kalma broşürleri bastırıldı

Avrupa korkunç senaryoya hazırlanıyor! Hayatta kalma broşürleri bastırıldı

Rus uçakları, Halep'i vurmaya başladı

Halep düştü, Rus savaş uçakları bombardımana başladı

Katıldığı organizasyonda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kızdıran protesto

Salondaki protesto Erdoğan'ı kızdırdı: Siyonistlerin ağzı, dili olma

100'üncü Yılında Mercek Altında

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

BİRİNCİ Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu'nun Ortadoğu'daki topraklarının paylaşılması için İngiltere ve Fransa'nın önayak olup müttefikleri Rus Çarlığı'nın da onayını alan Sykes-Picot Anlaşması, 100'üncü yıldönümünde bölgedeki etkileri bakımından tartışılıyor.

BİRİNCİ Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu'nun Ortadoğu'daki topraklarının paylaşılması için İngiltere ve Fransa'nın önayak olup müttefikleri Rus Çarlığı'nın da onayını alan Sykes-Picot Anlaşması, 100'üncü yıldönümünde bölgedeki etkileri bakımından tartışılıyor. Anlaşma adını maddelerini müzakere eden İngiliz asker ve diplomat Mark Sykes ile Fransız diplomat François Marie Denis Georges-Picot'un soyadlarından almıştı. Özü itibariyle Irak'ı İngiltere, Suriye'yi de Fransa etkisi altında bırakan anlaşma bugün, Haziran 2014'ten bu yana her iki ülkedeki Sünni Arap coğrafyada güç kazanan Irak-Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) bir bölgesel tehdit olarak ortaya çıkışı ışığında yeniden değerlendiriliyor. Pekçok çevre, anlaşmanın iki büyük İtilaf Devleti'nin yerel etnik ve mezhep dengelerini hesaba katmadan, bölgesel çıkarlarını merkeze aldıkları bir belge ve dolayısıyla Ortadoğu coğrafyasında yaşanan dramların önemli bir sebebi olarak görüyor.

'TEMEL SEBEB DEĞİLDİR': El Cezire'ye yazan Ortadoğu uzmanı James Barr, "Adı kötüye çıkan bu anlaşma bölgede istikrarsızlığının artmasında kesinlikle katkısı olsa da altında yatan temel sebep değildir" ifadelerini kullandı.

'IŞİD GÜÇLENDİRİYOR': Fransız AFP'ye demeç veren Prof. Henry Laurens, S-P sınırlarının 1916-22 döneminde büyük ölçüde yeniden müzakere edildiğini ve şimdiki durumun ilk haritaya benzemediğini kaydetti. IŞİD'in denetimi altındaki topraklara dikkat çeken Laurens, "IŞİD, Sykes-Picot'u kaldırmadı, aksine bunu güçlendirdi. Çünkü örgütün elinde tuttuğu arazi anlaşmadaki Fransız etki alanına karşılık geliyor" saptamasında bulundu.

'YENİ BÖLÜNME POTANSİYELİ': A.A.'ya konuşan Uludağ Üniversitesi'nden Prof. Dr. Tayyar Arı, o dönemde küçük devletçiklere bölünen Osmanlı toprağının bugün de etnik kimlikler üzerinden yeni bir bölünmeye maruz kalma potansiyeli taşıdığına dikkati çekti. Arı, "Özellikle PYD ile mücadele konusunda ABD'nin ikircikli tavrı ve Türkiye'ye bakış açıları bunu en iyi şekilde yansıtıyor. Suriye'deki çözümsüzlük ve ara sıra ABD'nin ima ettiği 'B planı Suriye'nin bölünmesi olabilir' açıklamaları, bu devletlerin ağzındaki baklayı çıkartması şeklinde yorumlanabilir" dedi.

Barzani: Anlaşma gözden geçirilmeli

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, "Sykes-Picot Anlaşması'nın üzerinden 100 yıl geçti. Bu anlaşma Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra yerel halka sorulmadan ve doğal demografi göz önünde bulundurulmadan bölgenin bölünmesine yol açtı. Bölgedeki halka ve özellikle Kürdistan halkına büyük zulüm yapıldı" dedi. Anlaşmanın 100'üncü yılı nedeniyle mesaj yayınlayan Barzani, "Savaş, istikrarsızlık ve felaketlerin önüne geçilmesi için Sykes-Picot Antlaşması'nın tekrar gözden geçirilmesi lazım" ifadesini kullandı.

Anlaşma neyi öngörüyordu

16 Mayıs 1916 tarihli anlaşma Osmanlı İmparatorluğu'nun Ortadoğu'daki toprakları İngiliz ve Fransız etki alanlarına ayrılıyordu. İngiltere'ye kabaca Akdeniz ve Ürdün Nehri arasındaki kıyı şeridi, Ürdün, Irak'ın güneyi, Akdeniz'e açılan Hayfa ve Akra limanları bırakılmıştı.

Fransa, Türkiye'nin güneydoğusu, Irak'ın kuzeyi, Suriye ve Lübnan'ı denetimi altına alıyordu. Sonradan dahil olan Rusya'ya, İstanbul, Boğazlar ve Doğu Anadolu'nun bir bölümü bırakılacaktı. Rusya'da 1917'de Çarlık rejimi devrilince iktidarı ele geçiren Bolşevikler, anlaşmanın maddelerini basına sızdırdı.

İngiltere'nın Irak'ta manda yönetimi 1920'den bu ülkenin bağımsız olduğu 1932'ye kadar sürdü. Fransa'nın Suriye ve Lübnan'daki manda yönetimi ise 1923'ten 1946'ya kadar devam etti.

New York Times'tan tepki çeken harita

AMERİKAN New York Times Gazetesi'nde "Farklı sınırlar Ortadoğu'yu kurtarır mıydı" başlıklı yazıda, "Batı emperyalizmi Ortadoğu'nun tarihine şüphe yok ki kötü bir etki yarattı. Ancak Sykes-Picot'ya tepki göstermek doğru hedef mi? Bugün var olan sınırlar - IŞİD'in sildiğini öne sürdüğü - aslında 1920'de ortaya çıktı ve devam eden 10 yıl içinde değişti" denildi. Sykes Picot Anlaşması'nın doğurduğu sorunların halen sürdüğüne dikkat çekilen yazıda, ABD eski başkanlarından Woodrow Wilson'ın 1919'da alternatif bir harita sunduğu belirtildi. NYT yazıyı, "Bu bölgenin gerçek sınırlarının çizilmesi için kaçırılmış bir fırsat mıydı? Şüpheli... Sonuç itibarıyla Fransa ve Britanya bu heyetin tavsiyelerini göz ardı etti. Dinlemiş olsalardı da durum aşağı yukarı aynı olabilirdi" yorumuyla bitirdi. NYT'ın yazıyla birlikte yayınladığı Wilson'ın önerilerine göre hazırlanmış harita ise tepki çekti. Haritada İzmir'in "Türkiye sınırları içinde yarı-özerk", Trakya bölgesinin "Uluslararası Bizans Devleti" olarak tasarlandığı görüldü. Türkiye'nin bir kısmını Suriye'ye, Doğu Anadolu ve Karadeniz'in bir bölümünü de Ermenistan'a bağlayan harita, bağımsız bir "Kürdistan" devleti kurulmasını ya da bu bölgenin "Mezopotamya"ya katılmasını da öngörüyor.

Kaynak: Hürriyet / Dünya
title