Miraç'ta Emredilen Tedavi: Hacamat
Bu gece Miraç gecesini idrak edeceğiz.
Bu gece Miraç gecesini idrak edeceğiz. Her sene olduğu gibi yine camiler Müslümanlarla dolup taşacak, eller acziyetin ve kulluğun edası için açılacak ve miraç ile iletilmek istenen esas mesaj idrak edilecek. Miraç'ta ümmete beş vakit namazın farz kılındığını hepimiz biliyoruz. Ancak Miraç'ta Hz. Muhammed'in (s.a.v.) ümmetine Hacamat'ın da emredildiğini biliyor muydunuz?
"Peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi de size yasak ettiyse ondan vazgeçin." Haşr Suresi 7
Miraç hadisesi İslam tarihinde eşsiz bir yere sahiptir. Peygamber bir gece Kabe'nin çevresinde uyku ile uyanıklılık arası bir durumda iken Cebrail gelmiş onu Burak adlı bir binite bindirerek, önce Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya götürmüş, oradan da göklere yükseltmiş "Sidretü'l-Münteha" denilen en üst makama ulaştırmıştır. Hz. Peygamber bu makamı da geçerek Cenabı Hakk'ın huzuruna erişmiştir.
İslam Tıbbı ve Hacamat
Kur'an-ı Kerim'de İsra suresinde anlatılan Miraç, Recep ayının 16. Gecesini 17'sine bağlayan gece idrak edilmektedir. Müslümanların sosyal hayatını şekillendiren beş vakit namaz Miraç gecesi emredilmiştir. Ancak aynı gece Cenab-ı Hakk'ın huzurundan dönen Hz. Peygamber (s.a.v.) meleklerin ısrarlı bir tavsiyesine tanık olmuştur.
İbn Abbas r.a., Rasulullah s.a.v.'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Miraç gecesi, hangi melek topluluğuna rastladıysam onlar bana; "Ey Muhammed kan aldırmaya (hacamata) devam et ve ümmetine de bunu emret" diyorlardı"
Ayrıca başka bir Hadis-i Şerifte şöyle buyrulmaktadır:
Ebu Hureyre'den (r.a.) rivayetle: "Sizin tedavi olduğunuz şeylerde hayırlı olan biri varsa o da hacamattır"
Bu emirlerden sonra İslam toplumları tedaviler arasında hacamata özel bir önem vermiştir. Günümüze kadar ulaşan bu tedavi yöntemi çağdaş araştırmalara da konu olmaktadır.
Esasen Hz. Muhammed (s.a.v)'den önce de insanlar tarafından kullanılan bu yöntem tarihteki ilk hastanelerde ve ilk tıp metinlerinde yer almaktadır. Çağların bilgileri ve ihtiyaçları değişse de uygulanmaya devam ederek zamanın testinden geçen bu yöntem günümüzde birçok bilimsel araştırmanın konusudur. Bu araştırmalarda ortaya çıkan sonuçlar ise hacamatın tedavi olarak gayet olumlu olduğunu göstermektedir.
Günümüzde Hacamat
Geçtiğimiz yıl NHI İstanbul Doğal Sağlık Enstitüsü tarafından dünyada ilk kez Türkiye'de düzenlenen Uluslar arası Kupa Terapisi Sempozyumu ile hacamat, bilimsel bir platforma kavuşmuştur. Günümüzde birçok batılı üniversitenin ilgisini çeken bu tedavi yönteminin yan etkisiz, düşük maliyetli, etkili ve kolay uygulanabilir oluşu birçok üniversite hastanesi ve özel klinikler tarafından tercih edilmesine sebep olmaktadır.
Londra'da bulunan St Georges Üniversitesi Tıp Fakültesi Yardımcı Dekanı Prof Dr. Ahmed Younis üniversitesinde her yıl yürütülen çok sayıda hacamat araştırmasını yönetiyor. Hatta öğrencisi Dr. Kaleem Ullah'ın başladığı doktora derecesi hacamat üzerine yapılmış ilk doktora derecesi olacak. Sevindirici haber ise bu önemli araştırmanın bir ayağının da Türkiye'de yapılacak olması. Bezmialem Vakıf Üniversitesi'nin de katılacağı bu araştırma sonuçlarının Uluslar arası Kupa Terapisi Sempozyumu'nda paylaşılması düşünülüyor.
Türkiye'de Tıbbi Kupa Terapisi eğitimleri düzenleyen NHI İstanbul Doğal Sağlık Enstitüsü başkanı Faruk Günindi ise her geçen gün bu etkili tedaviye olan ilginin arttığını belirtiyor. Halkın ve uzmanların ilgi gösterdiği bu yöntem hakkında T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından da yürütülen çalışmaların olduğunu söyleyen Günindi "hacamat hakkında bilimsel araştırma yapan yüzlerce sağlık profesyoneliyle iletişim halindeyiz. Dünyanın her yerinden Türkiye'ye bu bilgilerin akışına vesile olmaktan mutluluk duyuyoruz' diyor.
Hacamat Açık Forumu
Faruk Günindi ayrıca Ramazan ayında Mekke'de gerçekleştirilecek olan Hacamat Forumu hakkında da bilgi verdi: "Birçok Hadis-i Şerif'e konu olan bu tedavi yöntemi ile ilgili tüm hadisler toplanıyor. Ayrıca insanların hacamat hakkında merak ettikleri tüm soruları topluyoruz. Önümüzdeki Ramazan Mekke'de hadis alimlerinden hem hadisleri değerlendirmelerini, hem de bu sorulara tek tek cevap vermelerini isteyeceğiz." Günindi, soruların www.kupaterapisi.com sitesinden gönderileceğini söyledi.
Batı ülkelerinde %70'in üzerine çıkan doğal tedavi kullanımı Türkiye'de de oldukça yüksek. 2300 yıldır Anadolu topraklarında uygulanan Hacamat, Türkiye dışında da tüm eski kültürler tarafından kullanılan bir yöntem. Günümüzde ise ABD, İngiltere, Almanya, İsviçre ve birçok Avrupa ülkesinin yanında Çin ve Hindistan gibi ülkelerde de üniversitelerde, hastanelerde ve kliniklerde uygulanıyor.
Osmanlı'da Hacamat
Hacamat, son dünya devleti olan Osmanlı Devleti'nde de uygulanmış bir tedavi. Hatta diğer İslam hekimleri gibi Osmanlı Hekimleri de tıp bilimine yaptıkları eşsiz katkılarla tanınmıştır. Hacamat için yüzyıllardır kullanılan 'hacamat zembereği' bu katkılardan sadece biri. Amasya şifahanesi hekimbaşı Şerafettin Sabuncuoğlu'nun 15. Yüzyılda pnömotoraks (akciğer sönmesi) tedavisinde hacamatın kullanımı anlattığı tıp metinleri çağdaş üniversite kütüphanelerinde de yerini almıştır.
İstanbul Üniversitesi Öğretim üyesi ve Osmanlı Hekimlerinin Sağlık Kuralları kitabı yazarı Prof. Dr Ayten Altıntaş Osmanlı hekimlerinin hacamat yaklaşımını şöyle anlatıyor: "Osmanlı hekimleri hacamatın tıbbi tekniğini daha da ileri götüren hekimlerdir. Osmanlı'da hacamat belirli tıbbi standartlara göre yapılıyordu. Hekimler ve cerrahlar tarafından yapıldığı gibi bu kişilerden öğrenen halk da uyguluyordu. Ayrıca Hacamat, Osmanlı sarayının vazgeçilmez tedavi yöntemlerinden biriydi."
İslam Tıbbı'na çağdaş bir yorum getiren, Gerçek Tıp kitabı yazarı Aidin Salih ise hacamatın maddi bir tedavi olduğu kadar manevi faydalarının da olduğunu belirtiyor: "Hacamat, daha çok manevi bir tedavidir. Günümüzde gıda vasfını yitirmiş sentetik / GDO'lu ürünler, katkı maddeleri ve kimyasal ilaçlar kullanan kişiler hem maddi, hem manevi hastalıkları kendi elleriyle kazanmaktadır. İnsan ruh sağlığı için en büyük tehlikeyi oluşturan sentetik kokular ise beyin ve davranışlar üzerinde kontrol sahibidir. Bu, toplu şekilde yapılan bir büyü gibidir. Büyüye karşı da Peygamber Efendimizin (s.a.v.) tercih ettiği tedavi hacamattır." Günümüzde uluslar arası sempozyumlarla, çağdaş araştırmalarla ve eğitimlerle yeniden gündeme gelen bu Miraç hediyesi daha iyi bilinmeyi, temsil edilmeyi ve araştırılmayı hak ediyor.
Daha fazla bilgi için: www.hacamat.com.tr / www.kupaterapisi.com
"Peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi de size yasak ettiyse ondan vazgeçin." Haşr Suresi 7,
"De ki: "Allah'a ve Peygamber'e itaat edin." Eğer yüz çevirirlerse şüphe yok ki Allah kafirleri sevmez." Ali İmran Suresi, 32,
"Battığı zaman yıldıza andolsun ki, arkadaşınız (Muhammed haktan) sapmadı ve azmadı. O, nefis arzusu ile konuşmaz. (Size okuduğu) Kur'an ancak kendisine bildirilen bir vahiydir." Necm Suresi 1-4
"Bana Kur'an ve onun bir misli verilmiştir" Hadis-i Şerif ( Ebu Davud, Sünen, 2: 505)
Ebu Hureyre'den (r.a.) rivayetle: "Sizin tedavi olduğunuz şeylerde hayırlı olan biri varsa o da hacamattır"
(Buhari Tıbb 13, Müslim Mü'sekal 62-63, Ebu Davud Nikah 26, Tıb 3, Tirmizi Büyü 48, Tirmizi Tıbb 9, 12, İbn Mace Tıbb 20, Muvatta İst'izan 27, Ahmed bin Hanbel I 18, III 108, 182, V 9, 15, 19, Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 13/491)
Ebu Keşbe El Emmari, İbn-i Seyban'a şöyle demiştir: "Peygamber (s.a.v) başından ve iki omuzu arasından kan aldırır ve alınan kana işaret ederek 'Kim kendisinden şu kanları dışarı akıtırsa artık başka bir hastalık için bir başka yolla tedavi olmaması ona zarar vermez' buyurdu."
(İbn Mace Tıbb 21 (3484), Ebu Davud Tıbb 4 (3859), Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 13/492-493)