Diyabete Karşı 235 Yeni İlaç Adayı Üzerinde Çalışılıyor
BASIN BÜLTENİDİR.
BASIN BÜLTENİDİR.
Tüm dünyada en hızlı yaygınlaşan kronik hastalıklardan biri olan diyabete karşı daha etkin tedaviler geliştirmek için çalışmalar sürüyor. Amerikan İlaç Araştırmacı ve Üreticileri Derneği (PhRMA), halen araştırmacı ilaç endüstrisinin diyabete karşı 235 yeni ilaç adayı üzerinde çalıştığını duyurdu. Bu ilaçlar arasında kan şekerini etkin bir şekilde kontrol etmeye veya insülin direncini azaltmaya odaklananların yanı sıra hastalığın damarlarda ve sinirlerde yarattığı tahribatı önlemeye yönelik olanlar da bulunuyor. ABD’de yapılan bir çalışmada ise farelerde diyabet hastalığı iyileştirildi.
13 Temmuz 2010, İstanbul. Tüm dünyada hızla yaygınlaşan diyabet, hasta vücudunda yarattığı tahribatla pek çok sağlık sorununa ve ölümlere yol açabiliyor. Vücudun şekeri ve gıdaları enerjiye çevirmesini sağlayan insülin hormonunu üretememesi veya kullanamaması nedeni ile ortaya çıkan diyabetten ölüm oranları tüm dünyada yükseliyor. Üstelik eskiden sadece yetişkinlerde görülen tip 2 diyabet artık çocuklarda da görülmeye başlandı. ABD’de nüfusun % 8’i diyabet hastalığıyla mücadele ederken, Türkiye’de 35 – 70 yaş aralığında bu oran % 14,7’yi buluyor.
Amerikan İlaç Araştırmacı ve Üreticileri Derneği (PhRMA) tarafından yapılan açıklamaya göre, araştırmacı ilaç endüstrisi bu alanda 235 yeni ilaç adayını geliştirerek hastaların hizmetine sunmak için çalışmalarını sürdürüyor. Diyabetin kontrol altında tutulmasını ve vücuda verdiği hasarın asgari düzeye indirilmesini hedefleyen yenilikçi ilaç adaylarının bazıları ruhsat onayı beklerken, bazıları da henüz geliştirme sürecinin başlangıç aşamalarında bulunuyor. ABD’de Washington Üniversitesi’nde yapılan bir çalışmada ise farelerde embriyo ve yetişkin pankreas hücreleri nakledilerek diyabet iyileştirildi.
Açıklamayı ve son gelişmeleri değerlendiren Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği Başkan Yardımcısı Engin Güner, sağlanan ilerlemelerin heyecan verici olduğunu vurgulayarak, “Bu gelişmeler, ülkemizdeki hastaların yeni ilaçlara, gelişmiş ülkelerde yaşayan hastalarla aynı zamanda veya en azından kısa süre sonra erişmesinin önemini artırıyor,” dedi. Güner, özellikle ruhsat başvurularında Sağlık Bakanlığı tarafından verilen İyi Üretim Uygulamaları (GMP) sertifikası talep edilmesinin ilaca hızlı erişimde sıkıntı yarattığını kaydetti.
Hasta oranları yükseliyor
Bulaşıcı olmayan hastalıklarla ilgili veri tabanı oluşturmak amacıyla 17 ülkede yürütülen PURE araştırmasının Türkiye ayağında diyabetin oluşturduğu tehdit net bir şekilde görüldü. Türkiye’de Metabolik Sendrom Derneği tarafından yapılan ve 4.057 kişiyi kapsayan çalışma hastalığın kentlerde iki misli fazla görüldüğünü ve 35 – 70 yaş aralığında diyabet oranının % 14,7’yi bulduğunu ortaya koydu. Gizli şekeri olanların oranı ise % 9,6 olarak tespit edildi. Böylece Türkiye’de 35 – 70 yaş aralığında diyabet tehdidi altında yaşayan yetişkinlerin oranı % 24’ü geçiyor.
Farelerde diyabet iyileştirildi
ABD’de Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde yapılan bir çalışmada diyabet hastası farelere önce embriyon hücreler nakledilerek karaciğer oluşturuldu. Bu nakil aynı zamanda, farelerin bağışıklık sistemini pankreas hücrelerinin nakledilmesi için hazırladı. Birkaç hafta sonra ise pankreas hücreleri nakledildi. Sonuçta farelerin pankreaslarındaki hücreler normal insülin üreterek kan şekerini düzenlemeyi başardı ve hastalık tedavi edilmiş oldu. Bu çalışma bilim çevrelerinde, ileride insanlar için geliştirilecek umut verici tedavilerin habercisi olarak nitelendiriliyor.
Araştırmacı ilaç endüstrisi tarafından yeni geliştirilmekte olan ilaç adayları arasında diyabetten kaynaklanan göz hastalıklarını, ayakta yaraları önleyen tedaviler bulunuyor. Üzerinde çalışılan bir ilaç adayı, GLP – 1 adlı doğal hormonu kullanarak kan şekerini kontrol altına alıyor. Bu ilaç haftada bir kez ağızdan alınıyor ve kilo kaybını da önlüyor.
Bir başka ilaç adayı insülinle ilgili genlere müdahale ederek, insülin direncini azaltıyor. Bunların yanı sıra diyabetin kalp damar sağlığına ve sinirlere verdiği zararı azaltmaya yönelik yenilikçi ilaçlar geliştiriliyor.
“Türkiye’deki hastalar bu imkanlara Amerikalı veya Avrupalı hastalarla aynı zamanda erişmeli”
Diyabet tedavisindeki gelişmeleri değerlendiren Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD) Başkan Yardımcısı Engin Güner, sağlanan ilerlemelerin heyecan verici olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Genetik ve moleküler biyoloji alanlarındaki hızlı gelişmeler araştırmacı ilaç ve biyoteknoloji endüstrisinin önünü açıyor. Çok ağır sonuçları olabilen ciddi bir kronik hastalık olan diyabet alanında da çok olumlu gelişmeler var. PhRMA’nın müjdelediği 235 yeni ilaç adayından ilaç olabilecekler ruhsatlandırıldıklarında hastalara yepyeni imkanlar sunacak. Bu imkanlara ülkemizdeki hastaların da Amerikalılar veya Avrupalı hastalarla aynı zamanda, hiç değilse kısa süre sonra erişebilmesi önem taşıyor. “
Türkiye’de hastaların yenilikçi ilaçlara erişiminde gecikmeler ve bazı sıkıntılar olduğunu kaydeden Güner şöyle devam etti:
“Sağlık Bakanlığımız tarafından kabul edilen veya denetimi yapılan tesislere ait GMP sertifikası, yani İyi Üretim Uygulamaları belgesi olmayan ruhsat başvurularının büyük çoğunluğu ruhsat aşamasında ön incelemeye dahi alınmamaktadır. Bu uygulama, ithal edilecek ilaçların üretildiği tesislerde, yani neredeyse tüm dünyada Sağlık Bakanlığı’nın GMP denetimi yapmasını gerektirmektedir. Bu durum bazı ilaçların hastalarımızın hizmetine sunulmasını geciktirmekte ve ilaca erişimde sıkıntı yaratmaktadır. AİFD olarak, Bakanlığımızla diyalog içinde bu sıkıntının hastalarımızın yararına çözüleceğine inanıyoruz.”
Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği Hakkında
2003 yılında kurulmuş olan Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği toplam 36 bioteknoloji ve Ar-Ge ağırlıklı firmadan oluşmaktadır. AİFD’ye üye olan Abbott, Actelion, Alcon, Astra Zeneca, Amgen, Astellas, Bayer, Boehringer Ingelheim, Bristol-Myers Squibb, Celgene, Chiesi, Daiichi-Sankyo, Eczacıbaşı–Baxter, Ferring, Fresenius Kabi, Fresenius Medical Care, Genzyme, Gilead, GlaxoSmithKline, IBSA, İ.E. Ulagay, Indentis, Johnson&Johnson, Lilly, Lundbeck, Merck Serono, MSD, Nestle, Novartis, Novo Nordisk, Nutricia Klinik Beslenme, Pfizer, Roche, Sanofi-aventis, Servier, UCB Pharma olmak üzere dünyadaki yeni ilaç araştırmalarının büyük bölümünü yapan araştırmacı ilaç firmalarıdır.