Dijital Ürün Satarak Para Kazanma Sanatı
ilandırEkonomi yavaş yavaş sanal ortama kaydıkça, herkes "acaba internette bir mağaza mı açsam" diye kendi kendisine soruyor. Bu soru arkadaş meclislerinde dilleniyor; sosyal medyalarda konuşuluyor ve her kafadan bir ses çıkıyor.
Çünkü internette mağaza açmak kolay değil. Öncelikle stokta ürün tutacaksınız. Satış olunca o ürünü kırıp dökmeden ve zamanında müşteriye ulaştıracaksınız. Stokta bozulmuş, yolda kırılmış gibi mazeretler internette geçerli değil; yıllarca emek verdiğiniz bir e-ticaret mağazası sırf bir-iki sorun yüzünden kötü bir şöhret yaparsa bütün emekler boşa gidebilir. Dolayısıyla artık internette son trend, dijital ürün satmak. Yani stok maliyeti yok; paketleme yok; kargolama yok. Müşteriniz kredi kartının numarasını sitenize yazıyor, önüne "indir" düğmesi çıkıyor, düğmeye basıp internetten ürününü indiriyor; bu kadar basit.
Peki hangi dijital ürünler internetten satılabilir?
1) BİLGİ SATMAK:
Bilgi kolayca dijital hale getirilebilen ve farklı formatlarda satılabilir bir üründür.
- Yazı şeklinde olabilir.
Dijital bir seyahat rehberi, üniversiteye hazırlık kursları, bisiklet tamir broşürü, evliliğe hazırlık fasikülleri, yemek tarifleri, anneliğin ilk yılı hatıraları, trafik kuralları test kitapçığı veya internetten para kazanmanın 100 farklı metodu gibi kendi istediğiniz herhangi bir konuda e-kitap yazabilirsiniz.
Kindle ve Kobo gibi platformlara ek olarak IOS ve Android bazlı tablet bilgisayarlar ve cep telefonları üzerinden bile kullanılabilen e-kitaplar her türlü konudaki bilgiyi taşıyabilecek en klasik formattır.
Eskiden bir yayıncı üzerinden geçmek gerekirken, artık kendi kitabınızı Amazon üzerinden kendiniz hiçbir aracıya gerek kalmaksızın yayınlayabilirsiniz. Şu an Amazon'daki e-kitapların %30'u yazarların Amazon'a aracısız ve editörsüz yüklediği kitaplardan oluşuyor.
Eğer bir e-kitap yazdıysanız Amazon'da yayınlamak tek alternatifiniz değil; Türkiye'de İdefix'te yayınlanan 4,5 milyon e-kitaba eklenebilir veya kendi kendinize kurabileceğiniz 2-3 sayfalık bir site üzerinden de kitabınızı satabilirsiniz. Bu son seçenek size karın %100'ünü bırakması bakımından enteresan.
Bu arada "e-kitap yazması çok uzun, ben en fazla 1-2 sayfa yazı yazarım" derseniz onun da pazarı var. İnternette pek çok site içerik arıyor ve 300 kelimelik bir makaleniz Bionluk veya Sadeceon gibi siteler üzerinden 10TL gibi rakamlardan başlayıp eğer yetenekliyseniz çok daha yüksek rakamlarla satılabiliyor.
- Video şeklinde olabilir.
Youtube veya Vimeo üzerinden yükleyince reklamdan para kazanılabilir; Udemy veya Lynda üzerinden yükleyince ise o videonun satışı yapılabilir. Linkedin'in bir kardeş sitesi olan Lynda'da şu an 6.000 kadar çevrimiçi ders var; ama bir Türk genci tarafından kurulup geçen sene 60 milyon ABD doları yatırım alan Udemy ise milyonlarca öğrencisine sunduğu 40.000 online ders ile bu işin en büyük pazaryeri.
Problem şu ki Udemy ve Lynda satış gelirinin %50 gibi bir yüzdesini kendilerine ayırdıktan sonra kalanını size ödüyor. Dolayısıyla bir yandan bu siteleri kullanabilir; ama bir yandan da kendi kuracağınız bir site üzerinden videolarınızı satarsanız daha net para kazanabilirsiniz.
2) GÖRSEL SATMAK:
- Fotoğraf şeklinde olabilir.
125 milyon. Bu Shutterstock.com sitesinde an itibarıyla satışta olan fotoğraf sayısı. Yani fotoğraf deyip geçmeyin, bir açı iki gölge yüzlerce kelimeden daha değerli olabilir. Dijital bir fotoğrafın saniyeler içinde çekilip, bilgisayarınızdan Shutterstock'a direkt yüklendiğini ve üzerinde fiyat etiketiyle sitenin 20 dilde yayın yaptığı 150 ülkedeki 1,5 milyon alıcısına eşzamanlı olarak sunulduğunu düşünün. İşte size rüya gibi bir iş modeli. Geçen sene Shutterstock üzerinden 300 milyon ABD doları değerinde fotoğraf satıldığını unutmayın.
Tabii ki Shutterstock bu konudaki tek platform değil. Fotoğraflarınızı satabileceğiniz pek çok site var; mesela iStockphoto, Depositphotos, Adobe Stock, Dreamstime, BigStockPhoto, Stockxpert, Corbis, Clustershot, Crestock, CanStockPhoto, 123RF, Pixmac, Pitopia, ClipDealer, PantherMedia, Veer, SmugMug, Alamy, Photoshelter… İlk başlarda bunlardan bir tanesine çektiğiniz fotoğrafları yükleyin ve deneyin. Daha sonra yavaş yavaş diğerlerini de devreye alın. Ama unutmayın, artık dünyada neredeyse herkes fotoğraf çekiyor; dolayısıyla öncelikle ne tip fotoğrafların satıldığını inceleyin ve talebi olan konular için deklanşöre tereddütsüz basın. Getty Images sitesinde "Ne tip fotoğraflar istiyoruz" bölümünün ilk cümlesine şöyle yazmış: "Yeter artık şuramıza kadar geldi. Bize çiçek fotoğrafı göndermeyin!" Yani neymiş: İlk gördüğümüz şeyi değil, başkalarının görmediği şeyleri çekecekmişiz.
- Çizim şeklinde olabilir:
Görsel deyince her ne kadar ilk akla gelen format fotoğraf olsa da, illüstrasyonlar, logolar, duvar kağıtları, fontlar, çizgi romanlar, karakter tiplemeleri, webcomics denen internet karikatürleri, fotomontajlar, hareketli gif, clipart, patern, harita ve ikonlar da birer dijital ürün.
Mesela bu tip ürünlerin bir arada bulunabilmesi için 2006 yılında kurulmuş Envato Market'te 9.000.000 dijital ürün ve 8.000.000 kullanıcı var. Girin bu siteye ve bir göz atın. Sadece nihai ürünlerin değil; o ürünlerin yapılabilmesi için gerekli efekt, filtre, fırça ve aksiyon gibi tasarım elemanlarının da satılmakta olduğunu görüp şaşırabilirsiniz.
- Sanat eseri şeklinde olabilir:
Photoshop ile yapacağınız çizimleri bir web elemanı değil bir dekorasyon unsuru olarak da konumlandırmanız mümkün. Bu durumda çizimlerinizi mesela Art-com üzerinden çerçevelenmiş ve duvara asılmaya hazır şekilde de satabilirsiniz. Bunun için eserinizi dijital formatta Art-com'a göndermeniz yeterli. Onlar bu formatın kartona basılması, müşterinin istediği şekilde çerçevelenmesi ve paketlenip alıcıya gönderilmesi dahil tüm hizmetleri verebiliyorlar. Size düşen tek şey dijital sanat eserinizi yaratıp siteye yüklemek.
- Başka ne olabilir?
Liberty Jane Clothing oyuncak bebekler için elbiseler üretip satıyor. Ama sadece bunu yapmıyor; isteyene bu elbiselerin patronlarını satıyor ve ayda yaklaşık olarak 50.000 ABD doları kazanıyor. Elbisenin patronunu PDF olarak satın aldıktan sonra o elbiseyi evde kendiniz dikebiliyorsunuz. LJC şu ana kadar 700.000 PDF yani dijital yükleme satmış. Yani oyuncak bebeklere Shopify üzerinden kurulmuş bir siteyle trendy elbiselerin patronlarını satmak sizce de şahane bir dijital ürün fikri değil mi?
3) MÜZİK SATMAK:
Müzik yaparım iTunes üzerinden satarım diyenler acaba iTunes'un %30 komisyon aldığını biliyor mu? Tabii ki adınız Taylor Swift ise pazarlık şansınız var; ama aksi takdirde Spotify'dan para kazanmak da güzel bir durum olur. Yani müzik yapacağım, parçalar besteleyeceğim, sesler, efektler, notalar, şarkı sözleri, jingle'lar, klipler, ring tone'lar satacağım diyorsanız üçüncü bir servisle beraber kendi sitenizi yapmayı da mutlaka düşünün. Wordpress'e mutlaka bir göz atın; bu "kendi siteni yap" altyapısını çözün ve kendi temanızı bulup dünya çapında bir fan grubu kurarak kendi müziğinizi aracısız satın.
Bu arada müziğin sadece müzikten ibaret olmadığını bilenler, bu siteden üzerinde resminiz basılı tişört ve bardaklarınızla birlikte konser biletlerinizin de satılabileceğini hemen anlayacaklardır.
4) WEB ELEMANLARI SATMAK:
Grafik tasarımcı veya bilgisayar programcıysanız gün sizin gününüz. Çünkü bir internet sitesi yapmak için geliştirilen Wordpress, Joomla, Drupal gibi altyapılara tema veya eklentiler tasarlamak ve bu tema veya eklentiyi bir arzu nesnesi haline getirmek, internetin bir nevi kralı olmak anlamına gelebilir. Bir başarı hikayesi olarak Yoast SEO eklentisinin 3 milyon site tarafından indirildiğini, bunun üzerine eklentiyi geliştiren Joost de Valk'ın bu müşterileri monetize etmek üzere pek çok paralel ürün ve nasıl kullanılır videoları ile e-kitapları da satmaya başladığını belirtelim. Aynı şekilde Takayuki Miyoshi'nin geliştirdiği Contact-Form-7 plugini de 3 milyon kez indirilmiş; iyi rakam.
Temaların satıldığı Theme Forest verilerine göre fiyatlar genelde indirme başına 9 ile 99 dolar arasında seyrediyor. En çok satan tema 200.000 dolar getirmiş; en hızlı satan 7 ayda 160.000 dolar toplamış. Ayda 40.000 dolar kazanan tema var. Graphic River'da ise paralel dijital ürünler satılıyor ve tema geliştirmek için vektör arıyorum diyenler 150.000 vektörü veya sosyal medya için kapak arayanlar 100.000 kapak örneğini bir arada bulabiliyor. Yani web elemanlarının tek tek oto yedek parçası satılır gibi satılmaya başlandığı milyar dolarlık bir evren oluşmuş bile. Satılan ürün fiziksel bir cisme sahip olmasa da kazanılan para gerçek.
5) DEĞİŞİK BİR DİJİTAL ÜRÜN OLARAK İNDİRİM KODU:
İndirim kodları da dijital üründür ama bir nüans ile: Bir indirim kodu aslında parayla satılmaz. Herhangi bir indirim kodu sitesine girdiğiniz zaman her şey bedavadır. Örneğin 2007 yılında kurulmuş olan indirimkodu.com sitesinde şu an 1000 kadar mağazadan 20.000 kadar indirim kodu sıralanmış ve isteyen bu kodları alıp ücretsiz kullanabiliyor. Peki o zaman bu site nereden para kazanıyor? Çok basit. Reklamdan. İnternette reklamın 3 genel çeşidi var: Birincisi reklamın gösterimine dayalı (mesela 1000 gösterime 3TL gibi): ikincisi tıklatılmasına dayalı (mesela her tıklamaya 30 kuruş gibi): üçüncüsü de getirilen satışa dayalı (mesela satış olursa %3 komisyon gibi) gelir getiriyor. Dolayısıyla her dijital ürün sadece satarak değil, değişik modeller altında değerlendirilerek de para kazandırabiliyor.
Sonuçta iş dönüp dolaşıp fayda yaratmaya geliyor. Eğer ürettiğiniz dijital ürün bir fayda yaratıyorsa mutlaka başarılı oluyor.
(Kaynak: )