Sur cinayetleri davasında şok karar! Ayşenur'un ailesi harekete geçti

Sur cinayetleri davasında şok karar! Ayşenur'un ailesi harekete geçti
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 4 Ekim 2024'te yaşanan kamuoyunda "Sur Cinayeti" olarak bilinen ve Ayşenur Halil'le İkbal Uzuner'in hayatını kaybettiği olayla ilgili yürütülen soruşturmada; katil zanlısı Semih Çelik'in ölmesi nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Karara itiraz eden Ayşenur Halil'in ailesi ise takipsizliğin kaldırılmasını ve etkin soruşturma yürütülmesini talep etti.

Türkiye, 4 Ekim 2024'te Fatih Edirnekapı Surları'ndaki vahşeti aylarca konuştu. 19 yaşındaki Semih Çelik, yaşıtı Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner'i feci şekilde katletti. Olay infiale neden olurken, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı katil zanlısı Semih Çelik'in ölmesi gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına (KYOK) karar vermişti.

"KRİTİK DELİLLERE ULAŞILMADI"

Sabah'ın haberine göre, dosyada müşteki Yusuf Halil'in vekili Av. Betül Zağlı Topal tarafından İstanbul Sulh Ceza Hakimliğine sunulan itiraz dilekçesinde, soruşturmanın eksik ve yüzeysel yürütüldüğü, özellikle olayda hayatını kaybeden Ayşenur Halil'in cep telefonunun açılmadığı ve kritik dijital delillere ulaşılmadığı vurgulandı.

ÜÇÜNCÜ ŞAHISLARA DİKKAT ÇEKTİLER

Karara itiraz eden Ayşenur Halil'in ailesi, "Soruşturma eksik ve yüzeysel yürütüldü. Katilin bilgisayarındaki veriler suç öncesi silindi, planlı hareket etti. Üçüncü şahıslar soruşturulmadı. Telefonu halen bulunamadı" diyerek takipsizliğin kaldırılmasını ve etkin soruşturma yürütülmesini talep etti.

KATİL TÜM VERİLERİ SİLDİ

İtiraz dilekçesinde, şüpheli Semih Çelik'in bilgisayarında yer alan verilerin suç öncesinde silindiğine dikkat çekilerek, şüphelinin planlı hareket ettiğine dair güçlü emareler bulunduğu belirtildi.

Ayrıca, Çelik'in olay günü telefonla görüşme yaptığı, ancak olay yerinde telefonunun bulunamadığı ifade edildi.

AYŞEGÜL'ÜN TELEFONU KIRILAMADI

Dilekçede özellikle dikkat çeken bir diğer unsur ise olayla bağlantılı olabilecek üçüncü kişilere yönelik yeterli araştırmanın yapılmamış olması. Şüphelinin telefonunun kimler tarafından alındığı, olay yerindeki kamera kayıtlarının incelenip incelenmediği ve delillerin BTK kayıtlarıyla desteklenip desteklenmediği netlik kazanmadı.

Aile, Ayşenur Halil'in telefonun şifresinin çözülememesinin de olayın aydınlatılması açısından kilit önemde olduğunu vurguladı.

Kaynak: Haberler.com / 3.Sayfa
title