Kız arkadaşını öldürmeye çalışan zanlıdan pes dedirten savunma: Seviyorum, lanet olsun, kıskanıyordum
İstanbul'da kendisinden ayrılmak isteyen kız arkadaşı Rabiz Kaçmaz'ı öldürmeye çalışan Emre Çiçek, hakim karşısına çıktı. Çiçek ifadesinde, "Rabia Kaçmaz ne diyorsa doğrudur. Gerekirse idam edileyim. Cinsel saldırı suçunu kabul etmiyorum. Ben kendisini seviyorum, lanet olsun. Ben onu kıskanıyordum" dedi.
Avcılar'da kız arkadaşını götürdüğü bir konfeksiyon atölyesinde falçata ile boğazına, bacağına ve vücudunun farklı yerlerine zarar verip, öldüğünü düşünerek göl kenarına atan sanık Emre Çiçek hakim karşısına çıktı. Gözyaşlarıyla olayı hakime anlatan genç kız, sanığın, 'Seni cezalandırmak için buraya getirdim' dediğini söyleyerek, "Bana cinsel saldırıda bulundu" dedi.
Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Emre Çiçek ile tutuksuz sanık Yunus Kıldır ve müşteki Rabia Kaçmaz katıldı. Tarafların avukatları da duruşmada hazır bulundu.
"BEN KENDİSİNİ SEVİYORUM, LANET OLSUN"
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Emre Çiçek, psikolojik rahatsızlığının olduğunu belirterek, "Rabia Kaçmaz ne diyorsa doğrudur. Gerekirse idam edileyim. Cinsel saldırı suçunu kabul etmiyorum. Ben kendisini seviyorum, lanet olsun. Ben onu kıskanıyordum" dedi.
Yunus Kıldır da, iş yerinden arkadaşı Emre Çiçek'in olay günü evine gelerek kendisini aldığını, bir yere gittiklerini söyledi. Yerde kan gördüğünü anlatan Kıldır, kendisini kan tutunca başının döndüğünü savundu. Sanık Kıldır, bu olaylar sırasında ablasından mesaj geldiğini, iş yerinden uzaklaştığını ve eve gittiğini söyledi.
Müşteki Rabia Kaçmaz da, sanık Emre Çiçek'in erkek arkadaşı olduğunu, olay günü kendisini arayarak, "Sana sürprizim var." diyerek kiralık arabayla ailesinden izin alarak kendisini evden aldığını ve Florya'da yemek yediklerini anlattı.
"SENİ BURADA PARÇALARDIM ANCAK ZAMANIM YOK"
Yemekten dönerken, sanığın ailesinden dolayı kaldığı tekstil atölyesine kendisini götürdüğünü dile getiren Kaçmaz, "Sanık bana 'Sana sürprizim var' dedi. Kapıyı açtı, içeride insanlar var diye düşündüm, kimse yoktu. Elindeki siyah göz bandını takmamı istedi, ben takmak istemedim. Beni iç kısma çekiştirmeye başladı. Kapının kolunu bırakmayınca, beni duvara itti, ağzımı burnumu kapatarak, beni soluksuz bıraktı. Yere doğru beni yatırdı, ellerimi, ayaklarımı ve diz kapaklarımı bağladı. Sanık falçatayla çeneme baştan aşağıya doğru vurdu. Sanık bana 'Seni buraya cezalandırmak için getirdim, buradan çıkamayacaksın' dedi. Kafamı tekmeledi. Ellerimi o kadar sıkı bağlamıştı ki, ellerimi hissetmiyordum. Baltanın arkasıyla karnıma vurdu ve 'Seni burada parçalardım ancak zamanım yok' dedi. Telefonum çalıyordu sürekli, annem arıyordu. Annemle konuşuyordu." şeklinde beyanda bulundu.
''BURADAN KURTULMAK İSTİYORSAN BENİMLE BİRLİKTE OLACAKSIN"
Bavuldan çıkardığı bıçağı böbreklerine sapladığını anlatan müşteki Rabia Kaçmaz, çok acı çektiğini, sanığın "Buradan kurtulmak istiyorsan benimle birlikte olacaksın" diyerek, kendisine cinsel saldırıda bulunmaya çalıştığını öne sürdü.
Diğer sanık Yunus Kıldır'ı sanık Emre Çiçek'in arkadaşı olmasından dolayı tanıdığını, onun da olay yerine geldiğini, kendisine yardım etmediğini, polisi veya ambulansı aramadığını söyleyen müşteki Kaçmaz, Kıldır'ın çuvalı tuttuğunu, Çiçek'in de kendisini çuvala soktuğunu, ardından ikisinin de kendisini arabanın bagajına taşıdığını anlattı.
Arabada sanıkların müziği son ses açtığını, hiçbir şey olmamış gibi gittiklerini dile getiren müşteki Kaçmaz, ''Ağzım bantlıydı, öleceğimi düşünüyordum. Araba bir ara durdu, biri indi. Sonrasında göl kenarı gelmiştik. Bagajdan Emre Çiçek beni tek çıkardı. Çıkardıktan sonra beni sanık yere doğru fırlattı. Ayaklarıyla üzerine basarak yaşayıp, yaşamadığımı anlamaya çalışıyordu. Daha sonrasında arabayı çalıştırdı, üzerimden arabayla geçtiğini hatırlıyorum çünkü üzerimde büyük bir baskı olduğunu hatırlıyorum. Beni tekrardan çiğnemesin diye alt kısma doğru yuvarlandım. Saatlerce soğukta kaldım. Yarı çıplak vaziyetteydim. Issız bir yerdi. Orada sadece ölmek istedim. Sesim bu olay nedeniyle kısıldı ve şu anda kısık sesle konuşmak zorundayım. Halen tedavilerim devam ediyor. Kendisi benim paramı gasbetti. Şikayetçiyim" dedi.
Cumhuriyet Savcısı İbrahim Uğur Güreşçi de, her iki sanık hakkında "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan suç duyurusunda bulunulmasına, tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamını talep etti. Mahkeme heyeti, Avcılar Murat Kölük Devlet Hastanesine yazı yazılarak, sanık Emre Çiçek'in tedavisine ilişkin belgelerin istenilmesine, müşteki Rabia Kaçmaz'ın beyanları doğrultusunda her iki sanık hakkında ''kişiyi hürriyetinden yoksun kılma'' suçundan suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
Müşteki Rabia Kaçmaz ile ilgili sağlık raporu alınmasına hükmeden mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Emre Çiçek'in babasının, 6 Şubat'ta emniyeti arayarak oğlunun kendilerine "Acil olarak evden uzaklaşın, sevdiğim kıza zarar verdim." dediğini, oğlunun kız arkadaşı mağdur Rabia Kaçmaz'a zarar verdiğini ve kızın hayatından endişe ettiğini söylediği belirtildi.
Sanık Emre Çiçek'in aynı gün polis merkezine teslim olduğu aktarılan iddianamede, sanık Çiçek'in ilk ifadesinde "kız arkadaşıyla akşam saatlerinde buluştuğunu, sonra arkadaşının tekstil atölyesine gittiklerini, burada tartıştıklarını, kız arkadaşını boğazından bıçakladığını, ellerini ve ayaklarını bağlayarak bir çuvala, ardından da kiralık aracın bagajına koyduğunu, Avcılar'da göl kenarına götürdüğünü" söylediği anlatıldı.
Bunun ardından polisin bahsedilen bölgeye gittiği ve müştekiyi bir çuvalda kanlar içinde bulduğu kaydedilen iddianamede, müştekinin yaşam belirtisi vermesi üzerine en yakın sağlık kuruluşuna kaldırıldığı belirtildi.
Müştekinin olay sonrası boğazının kesilmesi, yoğun bakımda ve konuşamayacak durumda olması nedeniyle kendisine sorulan sorulara yazarak cevap verdiği belirtilen iddianamede, müştekinin ifadesinde ayrılmak istediği sanığın kendisini öldürmek istediğini detaylarıyla anlattığı kaydedildi.
Müşteki Kaçmaz hakkında hazırlanan tedavi raporuna da yer verilen iddianamede, müştekinin hayati tehlike geçirdiği, vücudunun birçok bölgesinde çok sayıda kesici alet yarası bulunduğu ve uzun süre yoğun bakımda kaldığı bildirildi.
30 YILA KADAR HAPİS TALEBİ
Sanığın olay tarihinde kız arkadaşı olan ancak ayrılmak istediğini söyleyen müştekiyi "Sana bir sürprizim var" diyerek zaman zaman gidip kısa süreli çalıştığı iş yerine götürdüğü anlatılan iddianamede, şunlar kaydedildi: "Burada müştekinin gözlerini kapattığı, ardından ellerini ve ayaklarını bağlayıp falçata ve bıçakla yaraladığı, boğazını kestiği ve dışarıya çıktığı anlaşılmıştır. Sanık Çiçek'in bir süre sonra yanında sanık Yunus Kıldır ile birlikte geri geldiği, sanık Kıldır'ın 'Beni bu işe karıştırma, kimseye bir şey demem.' demesi ve olay yerinden ayrılması sonrasında müştekiyi bir çuvala koyup göl kenarına götürdüğü, müştekiyi öldüğü düşüncesiyle buraya attığı, araçla üzerinden geçtiği, daha sonra babasını arayarak olayı anlattığı, teslim olması sonrasında olay yerine görevlileri götürdüğü, müştekinin olay yerinde domuz bağı ile bağlanmış halde bulunduğu anlaşılmıştır."
İddianamede, sanık Emre Çiçek hakkında "canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürmeye teşebbüs etme" ve "nitelikli cinsel saldırı" suçlarından 23 yıldan 30 yıla kadar, sanık Yunus Kıldır hakkında "suçu bildirmeme" suçundan 1 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.