Haberler

Oğlu Cinayete Kurban Giden Baba: "Oğlum Sebepsiz, Günahsız Yere Öldürüldü"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Konya’nın Beyşehir ilçesinde kalbinden bıçaklanarak hayatını kaybeden radyoloji teknikeri 23 yaşındaki İsmail Kaya’nın acılı babası Durmuş Kaya, oğlunun öldürülmeden önce yaşanan dayak olayı ile herhangi bir ilgisinin olmadığını söyleyerek, oğlunun sebepsiz yere, günahsız yere...

Konya'nın Beyşehir ilçesinde kalbinden bıçaklanarak hayatını kaybeden radyoloji teknikeri 23 yaşındaki İsmail Kaya'nın acılı babası Durmuş Kaya, oğlunun öldürülmeden önce yaşanan dayak olayı ile herhangi bir ilgisinin olmadığını söyleyerek, oğlunun sebepsiz yere, günahsız yere öldürüldüğünü belirtti.

Kırklareli Devlet Hastanesinde radyoloji teknikeri olarak görev yapan 23 yaşındaki İsmail Kaya, 29 Temmuz tarihinde ağabeyinin ikamet ettiği Beyşehir ilçesinde Ali N. tarafından 14 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Cinayet zanlısı Ali N., İsmail Kaya'yı kendisini darp eden şahıslardan biri olduğu için öldürdüğünü iddia etti. Olayın ardından cinayet zanlısı Ali N. "kasten adam öldürme" suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine konurken, hayatını kaybeden İsmail Kaya memleketi Derebucak ilçesine bağlı Taşlıpınar Mahallesi'nde defnedildi.

"Oğlum sebepsiz yere, günahsız yere öldürüldü"

Oğlunu genç yaşta toprağa veren Durmuş Kaya, cinayete kurban giden oğlunun Kırklareli Devlet Hastanesinde radyoloji teknikeri olarak görev yaptığını, bir süre önce memleketine yıllık iznini kullanmak üzere geldiğini anlatarak, "İzninin son günlerinde ise kardeşi Mustafa'nın Yeni Mahalle'deki evinde kalıyordu. İddia edildiği gibi oğlumu bıçakla öldüren şahsı darp eden kişi o değildir. O darp, kavga olayına karışan kişiler diğer oğlum Mustafa ve yeğenim Sadık Şimşek'tir. Cinayetten üç gün önce meydana gelen bu olayda cinayet zanlısı Ali N.'nin aynı apartmanda oturan oğlumun kapısının önündeki kızıma ait ayakkabının içerisine peçete kağıdına telefon numarasını yazarak aranmasını istemesi üzerine olay bu noktalara kadar gelmiştir. Oğlum Mustafa, Vuslat Parkı'nda karşılaştığı zanlıdan neden böyle bir şey yaptığını anlamak ve öğrenmek istediği esnada 'Eve gelen bayanı manitan sandım, ablan olduğunu bilmiyordum' deyince aralarında yaşanan tartışma kavgaya dönüşünce darp olayı sonucu karakolluk olmuşlar. Bu olayın hemen sonrasında radyoloji teknikeri olan ve diğer oğlumun Mustafa'nın evinde kalan İsmail, arabasını bulduğu müşteriye bina önünde göstermek istedikten hemen sonraki dakikalarda işte bu cinayete kurban gitmiştir. Cinayeti işleyen kişi, ne zorluklarla yetiştirdiğim, hayalleri olan gencecik oğlumu 14 yerinden bıçaklayarak öldürmüştür. Bu kavga olayında üçüncü bir kişi yok. Cinayete kurban giden oğlumun da bu olayla yakından uzaktan ilgisi yok. Olay günü kendisini öldüren katiliyle de herhangi bir tartışması yok. Aynı binada öldüren kişi, takip ederek yanına geldiği oğluma ani bir şekilde 14 kez bıçak sallayarak cinayeti işlemiş. Diğer oğluma benzetti de bu işi yaptı desek birbirine benzemezler. O kavga yapmamış, bir şey yapmamış, suçsuz bir insan. Sebepsiz yere, günahsız yere planlayarak işlenen bir cinayete kurban gitti. Bir insan bir insana nasıl böyle 14 yerine bıçak sallayarak acımasızca kıyar? Benim oğlum okumuş, kültürlü, beyefendi, herkesin çok sevip saygı gösterdiği bir insandı. Hakkında daha en ufak kötü bir şey işitmedim. Bu cinayeti anlamakta güçlük çekiyoruz. Bunun sebebini öğrenmek istiyoruz. Öbür oğlum dövmüş olabilir, darp olmuş olabilir bir şey demiyorum ama bu çocuğumun olayla hiç ilgisi yok. Sorunu da yok. Sebepsiz yere, günahsız iken öldürüldü. İnanın bu çok ağrıma gidiyor. Acılarımı daha da tarifsiz hale getiriyor. Türk adaletinin katile en ağır cezayı vermesini bekliyoruz. Benim oğlum yandı, ben yandım, başkaları yanmasın. Canileri en ağır şekilde cezalandıralım" diye konuştu.

"Ağabeyimin hiçbir günahı yok"

Cinayete kurban giden İsmail Kaya'nın kardeşi Mustafa Kaya ise, olay yaşandığı sırada evde olduğunu ifade ederek, "Sesler üzerine indiğimde kanlar içerisinde yerde yatıyordu. Kaldırıldığı hastanede ise salladığı bıçağın kalbine isabet etmesi sonucu kurtarılamayarak hayatını kaybetti" dedi.

Cinayete kadar uzanan olaylarla ağabeyinin herhangi bir ilgisi olmadığını söyleyen Mustafa Kaya, aynı apartmanda oturan ve yöneticilik yapan Ali N. ile aralarında bir mesele yaşandığını ileri sürerek, "Evde ablam ve izine gelen ağabeyimle oturuyoruz. Ablamla evden gezmeye çıkmak isterken, kapının önünde ablamın ayakkabısının içerisinde çiçekli böcekli bir peçete kağıdına yazılı bir not gördük. Baktığımızda bu ağabeyimi öldüren kişinin telefon numarası ile birlikte 'beni ara' yazısı idi. Telefonumdan kontrol ettiğimde bu numaranın Ali N.'ye ait olduğunu görünce ablama, 'Sen içeriye gir, ben niye bu notu koymuş bir öğreneyim' dedim. Önceleri bu namus meselesine hiç kafamı yormadım, yormak da istemedim daha doğrusu. Dedim, ben evde bekar bir genç olarak kaldığım için beni yine şikayet edecek diye düşündük. İndim, dışarıda oturuyormuş, 'Dayı' dedim, 'Ayakkabı içerisinde bu not da ne oluyor' dedim? 'Dayım sonra konuşuruz, aslan amcam, aslan yeğenim filan' dedi. Bu adamla, Vuslat Parkı'nda erik satışı yaparken gezinti yaptığım sırada üç gün sonra yine karşılaştım. O esnada yanıma kuzenim Sadık Şimşek de geldi. Ben kendisini görünce, 'Bu kağıt meselesini bir konuşalım' dedim. Bana ilk başta, 'Senin dostun sanıyordum' dedi. 'Yapma ağabey ablam olduğunu bilmiyor musun?' diye sordum. 'Daha önce de aynı kurumda beraber çalışmışsınız, evde de gördün' dedim. 'Şu an buraya evli eşimle veya nişanlımla gelsem de mi böyle yapacaktın?' diye sordum. Bunun üzerine, 'Yazdım, ne var, ne olacak da, istediğimi yazarım, seni apartmandan attıracağım' gibi sözler söylemeye başlayıp, boğazımdan tuttuktan sonra 'Lan şerefsiz sen kim oluyorsun' deyince aramızda başlayan tartışma kavgaya dönüştü. Kuzenim de vardı yanımda, ben 3 ya da 5 kez vurdum kendisine ne yalan söyleyeyim. Sonra karakolluk olduk. Birbirimizden şikayetçi olduk. O gün karakolda verdiği ifadede de, ablamın ayakkabısına yazılı notla ilgili olarak, 'Ben apartmanın aile yuvası olduğunu, apartmanın huzurunu korumak için o notu koydum, kardeş olduğunuzu bilmedim' demiş. İfadesinde de zaten benden ve darp olayına yardım ettiğini iddia ettiği kuzenimden şikayetçi oldu. Dolayısıyla o gün aramızda cinayete kurban giden ağabeyim yoktu. Onun yanımızda olmadığını kendi verdiği ifade de ortaya koyuyor. Ağabeyimin hiçbir günahı yok, olayla da alakası yok. Neden ben değil de ağabeyimi bıçakladı? Tamam ben darp ettim, günahım var, haklı olsam bile bu yaşananlardan dolayı şu an kendimi suçlu hissediyorum. Neden ben değil de ağabeyim, aralarında herhangi bir tartışmaları da yok. Ben bu sorunun cevabını istiyorum ve katilin en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Bizim canımızı mı yakmak istedi de bu caniliği yaptı. Kardeşimi evin önünde takip ederek planlı bir şekilde 14 yerinden bıçaklamış. Bıçağı direk kalbine sallamış, direk öldürmek istemiş. Bu kadar insafsız ve vicdansız nasıl olunabiliyor anlayamıyorum. Hala bunu çözmüş değilim. Bu neyin öfkesi, kini bilemiyorum" şeklinde konuştu. - KONYA

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / 3. Sayfa
Kayyum kararının ardından harekete geçen CHP, 414 belediye başkanını Ankara'ya çağırdı

Kayyum kararının ardından harekete geçtiler! 414 belediye başkanına çağrı

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi feci şekilde can verdi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi 20. kattan düşerek can verdi

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

title