Yeğenini ciple ezerek öldürmüştü! Minik Eymen'in babası mahkemede böyle isyan etti: Oğlumun mevlüdünde neşeliydi
İzmir'de 8 yaşındaki Eymen Kara, halasının kullandığı cipin altında kalıp hayatını kaybetmişti. Türkiye'nin günlerce konuştuğu olayla ilgili davanın ilk celsesi görüldü. Mahkemede konuşan acılı baba, duruşmaya katılmayan kız kardeşi için, "Definden sonra evde okunan mevlüde gelmişti. Yalandan ağlıyordu. Neşeli şekilde konuştuklarını görünce onları evimden çıkardım" dedi.
İzmir'de Çınarlı Mahallesi Ozan Abay Caddesi'ndeki bir alışveriş merkezinin de içinde bulunduğu rezidansın otoparkında meydana gelen olayda; iddiaya göre, Kutsal Hazar Eymen Kara (8), halası Z.A.'dan kendisine köpek almasını istedi. Bunun üzerine Z.A., yeğeniyle birlikte rezidanstaki evine para almaya geldi.
YEĞENİNİ METRELERCE SÜRÜKLEYİP ÜZERİNDEN GEÇTİ
İddiaya göre rezidansın otoparkında Kutsal Hazar Eymen Kara, halası Z.A.'nın kullandığı cipten indiği sırada eli kapıya sıkıştı. Yeğenini fark etmeyen Z.A., ciple hareket edince, Eymen bir süre yanında koştuğu aracın altında kalıp korkunç şekilde yaşamını yitirdi. Minik Eymen'in yaşamını yitirdiği o anlar ise otoparkın güvenlik kameraları tarafından görüntülendi.
DURUŞMAYA KATILMADI
Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan Z.A., ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Hazırlanan iddianamede sanık Z.A. için 'taksirle ölüme neden olma' suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istendi. İddianame, İzmir 14. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İzmir 14. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmaya Eymen'in babası Adem Kara ile taraf avukatları katıldı. Tutuksuz sanık Z.A. ise Ege Üniversitesi Hastanesinde tedavi gördüğü gerekçesiyle duruşmada yer almadı.
''MEVLÜTTE YALANDAN AĞLADI, NEŞELİYDİ''
Duruşmada ifade veren baba Adem Kara, olay günü Z.A.'nın neşeli tavırları olduğunu iddia ederek, "Z.A. olay günü oğlum Eymen ile telefonda görüştü. Beraber vakit geçirmeyi istedi. 'Havuza girersin' diyerek ikna etti. Ben oğlumla hafta sonu ailecek tatile gidecektim. Z.A. konuşmalarıyla oğlumu etkilemiştir. Ben de cumartesi günü oğlumun ısrarıyla onu akşam 19.40-20.00 civarında Z.A.'ya bıraktım. Onu geri alacaktım ancak oğlumu ikna etmesi üzerine gece yanında kaldı. Z.A.'yı hastanede gördüğümde sakindi, ağlamıyordu. 5 dakika sonra da ortadan kayboldu. Defin işlemleri sırasında yanımda değildi. Definden sonra evde okunan mevlüde gelmişti. Yalandan ağlıyordu. Kuzenlerim, kimlikte annem görünen A.K., kimlikte kardeşim görünen Z.A. balkonda oturuyorlardı. Neşeli şekilde konuştuklarını görünce onları evimden çıkardım" dedi.
BABANIN İDDİASI: OĞLUMU KORKUTMAK İÇİN YAPTI
Kardeşi Z.A.'dan şikayetçi olduğunu yineleyen Kara, "Olaydan sonra ben olayın şokuyla emniyet aşamasında ifade veremedim. Sadece 'Şikayetçi değilim' dedim. Olay anını gösteren kameraların da olmadığını söylediler. Bana anlatıldığı şekilde olayın oğlumu kapının açılması, düşmesi sebebiyle kafasını çarpmasıyla olduğunu sanıyordum. Kamera görüntülerinin olaydan 50 gün sonra avukatım aracılığıyla temin edilmesi üzerine izledim. Olayın bana anlatıldığı şekilde olmadığını anladım. Araçta arıza yoktur. Bana göre oğlum ile sanık Z.A. araçta tartıştılar. Sonrasında sanık Z.A.'nın kapıyı açması üzerine oğlumu araçtan indirdi. Karanlık otoparkta onu korkutmak amacıyla bu şekilde hareket ettiğini düşünüyorum. Çocuğun kapıya sıkışacağını ön göremedi. Kendisinden şikayetçiyim" ifadelerini kullandı.
TUTUKLAMA TALEBİ REDDEDİLDİ
Z.A.'nın avukatı ise müvekkilinin duruşmadan kaçma niyetiyle rapor almadığını söyledi. Sanık Z.A. için tutuklama talebini reddeden hakim, sanığın bir sonraki celse beyanının alınması için hazır edilmediği takdirde duruşmadan kaçtığı yönünde düşünce oluşacağından hakkında savunmasının alınması amacıyla yakalama emri çıkarılacağını ihtar ederek duruşmayı erteledi.