Hayranı olduğu Galatasaray'ın ilk kez maçını izlemeye giderken kazada ölen 9 yaşındaki Yiğit'in organları bağışlandı
Hayranı olduğu Galatasaray'ın ilk kez maçını izlemeye giderken kazada ölen 9 yaşındaki Yiğit'in organları bağışlandı Tottenham zaferini yaşamak Bodrum'dan yola çıkan minik Yiğit hayatını kaybetti.
Hayranı olduğu Galatasaray'ın ilk kez maçını izlemeye giderken kazada ölen 9 yaşındaki Yiğit'in organları bağışlandı
Tottenham zaferini yaşamak Bodrum'dan yola çıkan minik Yiğit hayatını kaybetti. Organlarını bağışlayan Kurt Ailesi Galatasaray camiasına seslendi.
"Oğlum onları göremedi, lütfen onlar gelip oğlumu görsünler"
"Galatasaray Kulübü'nden rica ediyoruz, oğlumuzun son yolculuğunda yanımızda olun"
BALIKESİR - Galatasaray Spor Okulu futbolcusu 9 yaşındaki Yiğit, hayatının bir parçası olan Galatasaray'ın yıldızlarını sahada ilk kez izlemek ve Tottenham zaferini Rams Park'ta yaşamak için babası ile birlikte Bodrum'dan yola çıktı. Susurluk'ta büyük bir trafik kazası geçiren Kurt Ailesi'nin babası Serkan Kurt kazayı yaralı olarak atlatırken, 9 yaşındaki Yiğit'in günler süren yaşam mücadelesi sonrasında beyin ölümü gerçekleşti. Zor bir karar veren Kurt Ailesi, 9 yaşındaki oğullarının tüm organlarını bağışlama kararı aldı. Gözü yaşlı Anne Pınar Kurt ve kazada yaralanan Baba Serkan Kurt'un tek istekleri ise, oğullarının hayattayken göremediği futbolcu abilerinin, minik Yiğit'in son yolculuğunda yanlarında olmasını istiyor. Anne Pınar Kurt, "Oğlumun yanında olsunlar, bir anne olarak Galatasaray Kulübü'ne yalvarıyorum" diyerek gözyaşlarını akıtırken, Baba Serkan Kurt ise, "Ben oğlumu stada götüremedim, kaza oldu. Lütfen oğlumun son yolculuğunda yanında olun" dedi. Öte yandan, bu sabaha karşı yapılan operasyon ile Yiğit'in organları alınarak, yaşama tutunmak için organ bekleyen 4 kişiye nakledilmek üzere gönderildi.
Bodrum'dan İstanbul'da oynanan Galatasaray-Tottenham maçına gitmek için yola çıkan Baba Serkan Kurt ve 9 yaşındaki oğlu Yiğit Kurt, Balıkesir'in Susurluk ilçesinde otobanda seyir halindeyken TIR ile çarpıştı. TIR ile orta refüj arasında adeta sıkışan arabanın içinde olan baba ve oğlu kazada yaralandı. Baba Serkan Kurt Susurluk Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken, oğlu 9 yaşındaki Yiğit ise Balıkesir Atatürk Şehir Hastanesi'ne nakledildi. Baba Kurt'un boyun bölgesinde kırıklar tespit edilirken, minik Yiğit'in durumu ise ağırdı.
Vali Ustaoğlu kazaya denk geldi
Otoyolda büyük bir kazaya karışan baba Serkan Kurt ile oğlu Yiğit Kurt'un ilk olarak yanlarına Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu'nun korumaları geldi. Kaza olduktan sadece bir kaç saniye sonra tesadüf eseri bir programa giden Vali Ustaoğlu büyük kazayı görünce olay yerinde makam aracını durdurdu. Korumalar ise Baba Kurt'a yardımcı olmak istedi. Baba Serkan Kurt o anları şu şekilde anlattı. "Balıkesir Valisi olduğunu sonradan öğrendiğim bir kişinin korumaları bize yardımcı oldu. Allah bin kez razı olsun, bizimle çok ilgilendi. Hastanedeyken de arayıp sormuş. Kendisini tanımıyorum ancak sağolsun, hakkını helal etsin. Baba yürekli bir insanmış. Çok teşekkür ediyoruz" dedi.
Tottenham zaferini statta yaşayacaktı
Fanatik Yiğit, babasının müjdeli haberi sonrası günler öncesinden sarı kırmızı bayrakları ve formalarını çantasına koyarak Tottenham maçı için hazırlıklarını tamamlamıştı. Susurluk'ta yaşanan kaza sonrasında 9 yaşındaki Yiğit Kurt'un hastanede tedavisi sürerken beyin ölümü gerçekleşti. Yiğit'in babası Serkan Kurt, "Oğlum 9 yaşındaki Yiğit Kurt ile beraber. Perşembe günü Bodrum'dan İstanbul'a Galatasaray - Tottenham maçı için yola çıktık. İmkanlarımız da yoktu. Bir kaç arkadaşımız vesile oldu, bir şekilde maça gitmeye karar verdik ve perşembe günü sabah yola çıktık. Yola çıkmadan 3 gün önce oğlum tüm hazırlıklarını yaptı, formalarını bayraklarını kattı arabanın içine. Ben bilmiyordum böyle bir şey yaşanacağını. Yiğit Kurt, benim oğlum 9 yaşındaydı, ilkokul son sınıf öğrencisiydi. Koyu bir Galatasaraylıydı. Yola çıktık ve otobanda Susurluk yolunda çok büyük bir kaza geçirdik. Ben farklı hastaneye kaldırıldım, tedavi gördüm. Oğlum ise buraya Balıkesir Atatürk Şehir Hastanesi'ne getirildi. Benimde omuriliğimde sorun olduğunu düşündüler, MR çekildi. Eşim geldi bu arada, hem oğlumun hem benim yanımda olmaya çalıştı. Ancak oğlum geldiği günden bu yana çok kötüymüş. Sonra beni bir ambulans ile buraya naklettiler. Bugün de oğlumun beyin ölümünün gerçekleştiğini öğrendik. Biz bir şeylerin kararını vermekte çok güçlük çektik. Beyin ölümü gerçekleştiğinde kalbi atıyor. Çocuğunuzun yanına gidiyorsunuz, her an kalkacakmış gibi, sarılacakmış gibi hissediyorsunuz ama olmuyor. Çok zor karar verdik, düşündük. Aslında düşünme kısmının kısa sürmesi lazım. Beyin ölümünden sonra kalbin durma süresi yok dedi doktorlar, her an olabiliyormuş. Biz de oğlumuzun organlarını annesi ile abisi ile beraber bağışlamaya karar verdik" dedi.
Gözü yaşlı anne Galatasaray camiasına seslendi
Anne Pınar Kurt, ise oğlunun ise oğlunun bir çok çocuğun bedeninde yaşayacağını söyledi. Anne Kurt, "Oğlumun kalbi onda (bağışı alan kişi) atacak, onda can bulacak. Benim oğlum onlarda yaşayacak. Bende gidip o çocukları seveceğim, kendi çocuklarım gibi sevmek istiyorum. Ben onları severek oğlumun bütün organlarını hissetmek istiyorum. Oğlum fanatik bir Galatasaraylıydı. ya futbolcu ya da arkeolog olmak istiyordu. Çok merhametli bir çocuktu. Ben Galatasaray'dan herhangi bir futbolcunun oğlumun cenazesine gelmesini istiyorum. Oğlumun son arzusunu gerçekleştirsinler, bir anne olarak yalvarıyorum. Oğlum onları göremedi ama onlar lütfen oğlumu gelip görsünler. Bir anne olarak tüm Galatasaray camiasına yalvarıyorum" dedi.
Baba Kurt: "Biz ağlıyoruz ama başka ailelerin düğünü olacak"
Baba Serkan Kurt, oğlunun acısını huzurla yaşamak istediğini söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Oğlumun, Yiğitimin kalbini taşıyacak olan çocukla tanışmak istiyorum. Kesinlikle bir çıkarım yok. Ona sarılmak, oğlum gibi sevmek istiyorum. Galatasaray konusuna gelirsek. Ben bir baba olarak başaramadım. Oğlumu stada götüremedim. Lütfen gelin, son yolculuğumuzda oğlumuzun yanında olun, hissedecek ben bunu biliyorum. Benim oğlum çok temiz kalpli bir çocuktu, 1 ay önce kumbarasındaki paraları SMA'lı bir hasta çocuk için bağışlamıştı. Organ bağışı gerçekten çok önemli. Ben ağlıyorum, biz ağlıyoruz ama başka ailelerin düğünü olacak. Bu hastanede, belki de tam şuanda organları alınıyor. Hem üzülüyorum, hem seviniyorum. Oğlum başka bir bedende yaşayacak. 10 gündür buralardayız. Çok çöktük, acımı yaşamak istiyorum. Galatasaray Kulübü'nden rica ediyorum, lütfen oğlumun son yolculuğunda yanımızda olun. Herkesi çok seviyordu. Özellikle İcardi, Mertens, Osimhen... Oğlum benden Osimhen maskesi istedi, alamadım. 'Stada gidelim GS Store'dan alacağım' dedim oğluma. 'Tamam baba, paran olduğunda alırsın' dedi. Lütfen yanımızda olsunlar, oğlumu kırmasınlar. Böyle bir şey olursa ben bir ömür duacı olurum, bir ömür köle olurum" dedi"
Organlar transfer edildi
Öte yandan, hayatını kaybeden minik Yiğit'in karaciğeri, böbrekleri ve kalbi nakil bekleyen 4 çocuğa nakledilecek. Yiğit'in kalbinin ise Hacettepe Üniversitesi'nde yine 9 yaşındaki bir çocuğa umut oldu.
9 yaşındaki Yiğit'ten ise geriye Galatasaray Spor Kulübünde oynadığı futbol videoları ve en sevdiği Galatasaraylı futbolcularla TV ekranı önünde çekilmiş fotoğrafları kaldı.