Fatih'te Motosikletli Kuryeler Adalet Sürüşü Gerçekleştirdi

Kuryelerden meslektaşı Yunus Emre Göçer için "adalet" sürüşü

İSTANBUL - Fatih'te motosikletli kuryeler, Somali Cumhurbaşkanı'nın oğlunun çarparak ölümüne neden olduğu iddia edilen meslektaşları Yunus Emre Göçer için adalet sürüşü gerçekleştirdiler. Konuya ilişkin Göçer ailesinin avukatı, "Bu karanlık olayın sorumluları hakkında adalet tecelli edene dek hukuk mücadelemizi sürdüreceğimizin sözünü burada veriyorum" dedi. Kuryeler ise "Artık ölmek istemiyoruz, trafikte bizi fark edin" şeklinde duruma tepki gösterdi.

Fatih'te 30 Kasım tarihinde Kennedy Caddesi Aksaray İstikametinde iddiaya göre Somali Cumhurbaşkanı'nın oğlu Mohammed Hassan Shekh Mohamud, Somali Konsolosluğu'na ait koruma kararı bulunan araçla motosikletli kurye Yunus Emre Göçer'e çarpmış, ağır yaralanan Göçer kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.

Kazanın ardından şüpheli Mohamud ise önce polis merkezinde ifadesinin ardından serbest bırakılmış, daha sonra yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmıştı. Bu sırada vefat haberiyle birlikte şüpheli hakkında 'taksirle ölüme neden olma' suçundan yakalama kararı çıkarılmış ancak şüphelinin 2 Aralık 2023'de Türkiye'den ayrıldığı tespit edilmişti.

"Sadece merhum için değil tüm trafik mağdurlarının sesi olabilmek için buradayız"

Konuya ilişkin kuryeler, meslektaşları Yunus Emre Göçer için toplanarak adalet sürüşü gerçekleştirdiler. Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı meydanında açıklama yapan Göçer ailesinin avukatı Iyaz Çimen, "Bugün burada, 30 Kasım 2023 Perşembe günü gerçekleşen ve ölüm ile neticelenen trafik kazasında ortaya çıkan mağduriyetimizi bir nebze olsun duyurabilmek ve başkalarının aynı mağduriyeti yaşamaması adına toplanmış bulunmaktayız. Yaşananlara kaza demeye maalesef dilim varmıyor. Son sürat gelen otomobilin, fren dahi yapmadan, arkadan merhuma çarpması neticesinde işlenen cinayet dolayısıyla sadece merhum için değil tüm trafik mağdurlarının sesi olabilmek için buradayız. 'Yaklaşık 24 saat içinde, 1 hafta boyunca her gün ibraz ettiğimiz yazılı tutuklama taleplerimize rağmen hiçbir ilerleme kaydedilmeyen dosyamızda, öncelikle yurt dışı yasağı adli kontrol tedbiri uygulanıyor, ardından 3 saat içinde alınan bilirkişi raporunda failin yüzde yüz kusurlu olduğu tespit ediliyor ve 8 Aralık Cuma günü ise fail hakkında yakalama kararı çıkarılıyor. Koyulan yakalama neticesinde failin 2 Aralık Cumartesi günü tarifeli uçuş ile elini kolunu sallayarak yurt dışına kaçtığını belirliyorduk. Bu karanlık olayın sorumluları hakkında adalet tecelli edene dek hukuk mücadelemizi sürdüreceğimizin sözünü burada veriyorum" şeklinde konuştu.