Devre mülklerini satmak isterken dolandırılan çiftten suç duyurusu
Devre mülklerini satmak isterken dolandırılan çiftten suç duyurusu Dilekçede, şirketin yüzler mağdurunun olduğu anlatıldı Yalova'daki devre mülklerini satmak için görüştükleri şirket tarafından dolandırıldıklarını öne süren Yılmaz çifti, savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Devre mülklerini satmak isterken dolandırılan çiftten suç duyurusu
Dilekçede, şirketin yüzler mağdurunun olduğu anlatıldı
İSTANBUL - Yalova'daki devre mülklerini satmak için görüştükleri şirket tarafından dolandırıldıklarını öne süren Yılmaz çifti, savcılığa suç duyurusunda bulundu. Savcılığa sunulan dilekçede, şüphelilerin yüzlerce mağdurunun bulunduğu belirtilerek, üç farklı isim değiştiren şirket ile yöneticilerinin cezalandırılması talep edildi.
Yalova'daki devre mülklerini satmak isteyen Merve ile Muammer Yılmaz çifti, Kadıköy'de iletişim kurdukları şirket tarafından dolandırıldıklarını iddia etti.
Çiftin iddiasına göre satış işlemleri için 40 bin TL para isteyen ve 90 gün içerisinde 250 bin TL geri ödeme yapmayı vadeden şirket yetkilileri, güvence için ise Ankara'da ekonomik değeri düşük olan bir arsanın tapusunu verdi. Dolandırıldıklarını anlayan çift, avukat Çağrı Kılın aracılığıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan suç duyurusu dilekçesinde, şirket ile yöneticileriyle ilgili olarak, "Şirketler ve yöneticileri; paravan şirkeler kurarak, mağdurların devre mülklerini yüksek meblağlara satmak vadi ile çoğu zaman tapuya duyulan güven ilkesi kötüye kullanılmak suretiyle geçersiz ve konusu imkansız olan sözleşmeler akdederek dolandırmaktadır. Şikayet dilekçemizde her ne kadar sadece müvekkillerimiz adına yapmış olsak da Türkiye genelinde yüzlerce kişinin algılama yeteneklerini zayıflatmak suretiyle saldırgan satış yöntemleri ile üzerlerinde psikolojik baskı kurarak, devre mülk alım ve satımı iddiası ile hukuken geçersiz sözleşmeler akdederek dolandırmaktadırlar" denildi.
Çifte verilen tapunun ekonomik değerinin bulunmadığı iddia edildi
Mağdurlara tapu verilerek güvenirlilik sağladıkları ancak tapuların ekonomik değerinin bulunmadığının belirtildiği dilekçede, "Mağdurlar cayma haklarını kullanmak istediklerinde ise karşılarında muhatap bulamamaktadırlar. Mağdurların içinden çıkamadıkları bu sistemde dolandırıldıklarını anladıkları gibi halen de aynı şirketlerin paravan kurdukları firmalar tarafından aranarak para alınmaya çalışılması maksadı ile dolandırıcılık teşebbüsleri devam etmektedir. Sözleşmeyi imzalayan şirketin daha sonra başka bir şirkete devredildiği, şube üzerinden sözleşme imzalanıp kısa süre sonra şubenin terkin edildiği devredilen şirketin başka bir şirkete devredildiği yeni şirket açılarak o şirket üzerinden dolandırma gayesi ile para istenerek aramalar yapıldığı bu surette mevcut dolandırıcılığa devam edildiği bir yapı kurulmuştur" ifadelerine yer verildi.
Çifte, hukuken geçerli olmayan bir sözleşme hazırlandığı anlatıldı
Müşteki Merve Yılmaz'ın 2014 yılında Yalova'da satın aldığı devre mülkün satışı için şüphelilerle iletişime geçtiğinin anlatıldığı dilekçede, Yılmaz'ın gidememesi üzerine Muammer Yılmaz'ın gittiği ve Merve Yılmaz'ın onayı olmamasına karşın, evlenmeden önce aldığı devre mülkün işlemlerinin gerçekleştirildiği öne sürüldü. Devre mülkün satılması halinde ek gelir sağlanacağına dair reklam yapılarak müştekilerinin ikna edildiğinin iddia edildiği dilekçede, hukuken geçerli olmayan bir sözleşme hazırlandığı ve suçun örgütlü olarak işlendiği belirtildi.
"Artık Yalova'da hep Araplar var"
Dilekçede, şüphelilerin müştekilere yönelik olarak, 'siz ilk önce bize 41 bin 452 lira tutarında bir meblağı banka kanalıyla yatırın, akabinde biz size o parayı geri yatıracağız, 269 bin 750 lira kazanacaksınız ama devre mülkünüzü karlı bir şekilde satmış olmanız için bu işlemi yapmanız gerekli' denildiği aktarıldı. Satış elamanının müştekilere 'Artık Yalova'da hep Araplar var. Bu karlar gerçek, siz bize güvenin' dediğinin anlatıldığı dilekçede, gerçekdışı beyanlar ile müştekilerin kandırıldığı öne sürüldü.
Çiftin adına Ankara'da tapu alımı yapıldı
Şüphelilerin hileli davranışlarla vekaletname imzalattıklarının belirtildiği dilekçede, "Hukuki geçerliliği olmayan aldatıcı sözleşme ile Ankara Kızılcahamam'da bulunan bir tapu alımı yapılarak müvekkilimize gönderilmiştir. Müvekkil ile yapılan sözleşmede de görüleceği üzere söz konusu alınan yer ile ilgili hiçbir anlaşma yapılmadığı gibi sadece dolandırıcılık eylemini örtbas ederek muvazaalı satışla yapılan eylemlerin cezai boyutundan kurtulmak amaçlı yapıldığı açıkça görülmektedir. Hiç söylenilmeyen, hiç vaat edilmeyen bir yerden Ankara'da bulunan taşınmaza ilişkin bir tapu senedi düzenlenerek müvekkillerimize verilmiştir" denildi.
Şüpheliler hakkında dava açılması talep edildi
Süreç boyunca şirketin isimlerini değiştirerek faaliyetlerine devam ettiklerinin öne sürüldüğü dilekçede, bahse konu şirket hakkında yüzlerce mağdurun suç duyurusunun bulunduğu belirtildi. Suç duyurusu dilekçesinde şüpheliler hakkında 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'suç işlemek amacıyla örgüt kurma' suçundan dava açılması talep edildi.
"Her gün aranıp taciz ediliyoruz"
Şikayetçi Merve Yılmaz suç duyurusuna ilişkin yaptığı açıklamada, "Bir devre mülküm vardı. İstanbul Kadıköy'den bir firmadan bunun satışıyla ilgili arandık. Gelin, satışınız olacak diye bir işlem başlattılar ama bu işe girdikten sonra işin aslının çok değişik olduğunu gördük. Bize Ağustos ayında bir sözleşme imzalattılar, 'Satışınız yapılacak, bize 40 bin TL verin. Biz bu işlemleri başlatalım, satışınızı yapalım, 90 iş gün içerisinde de bu fiyatı 250 bin TL olarak size ödeyeceğiz' dediler. Ancak 3 ay geçti üzerinden, ne iletişim kurabileceğimiz kişi oldu ne de bu parayı alabildik. Bu sözleşmenin de hiçbir aslı yokmuş, bunu öğrendik. Bununla ilgili de davamızı başlattık ve hala da bu firma tarafından hem ben hem de eşim sürekli, her gün aranıp taciz ediliyoruz aslında" ifadelerini kullandı.
"Paramı ödemiyorlar"
Şüphelilerin kendisine sözleşme imzalattığını söyleyen Muammer Yılmaz, "Eşimin devre mülk satışı için benden 40 bin TL aldılar, sözleşme imzalattılar. 90 iş günü içinde parayı ödeyeceklerini söylediler. 90 iş günü, hatta 5-6 ay geçmesine rağmen paramı ödemiyorlar ve her gün ortalama 2-3 kere arayıp yeniden para istiyorlar" şeklinde konuştu.
"Yüzlerce mağdur insan bulunmakta ve aynı tip hareketlerle insanlar mağdur edilmekte"
Avukat Çağrı Kılın ise açıklamasında, "Müvekkillerimizin mağduriyeti yüzünden 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'suç işlemek maksadıyla örgüt kurma' suçlarından şikayette bulunduk bugün. Biliyoruz ki buna ilişkin müvekkillerimizin kurmuş olduğu WhatsApp gruplarında yüzlerce mağdur insan bulunmakta ve aynı tip hareketlerle insanlar mağdur edilmekte. Biz de burada yaptığımız Savcılık şikayetiyle bu mağduriyetimizin giderilmesini ve suç olarak öngördüğümüz eylemlerin sayın savcılığımızca cezalandırılmasını talep ettik" ifadelerini kullandı.