Davada Olumsuz Karar Çıkması Durumunda, Uluslararası Yargıya Taşıyacaklar
Isparta’nın Yalvaç ilçesine bağlı Koruyaka Köyü’nde kendisine tecavüz ettiğini iddia ettiği Nurettin Gider’i av tüfeğiyle öldürdükten sonra başını keserek köy meydanına atan Nevin Yıldırım’ın yeniden yargılandığı davada ara karar açıklandı.
Isparta'nın Yalvaç ilçesine bağlı Koruyaka Köyü'nde kendisine tecavüz ettiğini iddia ettiği Nurettin Gider'i av tüfeğiyle öldürdükten sonra başını keserek köy meydanına atan Nevin Yıldırım'ın yeniden yargılandığı davada ara karar açıklandı. Mahkeme, Yıldırım'ın avukatlarının tahliye talebini reddederken, tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma sonrası sanık avukatları, olumsuz karar çıkması halinde davayı uluslararası mahkemelere taşıyacaklarını söyledi.
Yalvaç ilçesine bağlı Koruyaka Köyü'nde kendisine tecavüz ettiğini iddia ettiği Nurettin Gider'i av tüfeğiyle öldürdükten sonra başını keserek köy meydanına atan Nevin Yıldırım'ın yeniden yargılandığı davada ara karar açıklandı. Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, yerel mahkemenin Nevin Yıldırım'ın bu fiili işlerken başkalarının da yardım ettiği yönünde kanaat oluştuğu yönündeki görüşünü dikkate alarak usul yönünden kararı bozduğu davaya dün devam edildi. Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya, Antalya L Tipi Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan sanık Nevin Yıldırım (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Duruşmada Yıldırım'ın yakınları, Yıldırım'ı savunmak üzere çeşitli illerden gelen 9 kadın avukat ve feminist kadınlar, maktul Nurettin Gider'in annesi Zeynep ile eşi Keziban Gider ve avukatları Dudu Kılınç hazır bulundu.
Detaylı savunma mütalaadan sonra
Duruşmada Mahkeme Başkanı Mustafa Tünay, sanık Nevin Yıldırım'a Yargıtay Bozma İlamı'na karşılık bir diyeceği olup olmadığı sordu. Yıldırım, bir diyeceğinin olmadığını söyledi. Yıldırım'ı savunmak üzere İstanbul, Antalya, Adana ve İzmir barolarından gelen kadın avukatlar, sırayla savunma yaptı.
Yıldırım'ın gönüllü avukatı Deniz Bayram, daha önce Yargıtay'ın verdiği bozma ilamına karşı verdikleri dilekçenin mahkemece dikkate alınmasını talep etti. Bayram, daha önce sanık Yıldırım dışındaki şüpheliler hakkında verilen takipsizlik kararının kesinleştiğini ve sonrasında Yargıtay'ın bozma kararının ardından, esas hakkındaki mütalaanın ardından detaylı savunmaları yapacaklarını dile getirdi.
9 kadın avukat savundu
Mahkeme Heyeti'nin bu bozma kararı sonrasında eski veya yeni kararlara bağlı kalmadan farklı bir karar vereceğini inandığını belirten Bayram, "Yerel mahkeme hükmü ile ortada mevcut hukuki bir durum söz konusu değildir" dedi. Sanık Yıldırım'ın söz konusu olay tarihinden önceki süreçte, maktul Nurettin Gider tarafından defalarca kez ev telefonundan dahi arandığını, ısrarcı tutumla ve şantaj yolu ile korkutma işlevlerine maruz kaldığını savunan Bayram, köye rezil etmek ve kocasına aralarında geçen ilişkiyi söylemekle sanığı tehdide devam ettiğini ileri sürdü. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Tünay, "Bu anlattıklarını zaten biliyoruz. Neden en başa dönüyorsunuz" dedi. Diğer sanık avukatları da mahkeme heyetinin daha önce yaptığı yargılamada, cinayette tecavüz yerine gönüllük esasını değerlendirdiğini oysa sanığın gönül rızası dışında maktul tarafından ısrarlı takip ve tehdide maruz kaldığını söyledi. Yıldırım'ı savunan 9 kadın avukat cinsel saldırıda kasıt unsuru olup olmadığı konusunda yeniden araştırma yapılmasını, delillerin yeniden değerlendirilmesini ve hakkında takipsizlik kararı verilen şüphelilerin yeniden mahkemede dinlenmesini talep etti.
"Yeterince soğrulama yapılmadığı kanaatindeyiz"
Sanık avukatı Meriç Eyüpoğlu da, bozma ilamının serbestlik ilkesine göre değerlendirilmesini isteyerek, "Önceki yargılamada gebelik durumu vardı. Sanık bu çocuğu dünyaya getirdi ama istemediği için ilgili kurumlara verdi. Bu arada dava devam etti. Yüksek mahkemenin bozma kararı her zaman olan bir şey değil. Önceki yargılamada mahkemeye sunulan raporda tecavüz konusuna detaylı şekilde bakılmamış ancak cinayet üzerinden gidilmiş ve sanığın kendisini İstanbul'a götürmediği için öldürdüğü tespitine yer verilmiş. Madem ilişki 3 yıl varsa, sanık İstanbul'a götürülmeye gönüllü olsa bu kişiyi neden öldürmüştür? Madem sanık başını bıçakla kestiyse o bıçakta sanığa ait neden hiçbir iz yok? Maktulün uzun süre silah taşıdığı da biliniyor. Sorgulamanın yeterince yapıldığı kanaatinde değiliz" diye konuştu. Mahkemede tüm sanık avukatları Yıldırım'ın tahliyesini talep etti.
"3 yıl boyunca tecavüz mü olur?"
Maktulün annesi Zeynep Gider ise, "3 yıl boyunca tecavüz olur mu? Tecavüz bir defa olur mu? Çocuğumun hakkının aranmasını istiyor, adalete güveniyorum" dedi. Nurettin Gider'in eşi Keziban Gider ise "19 yıl aynı evde yaşadım. Zorla birliktelik durumu yoktur. Eşimin, Nevin Yıldırım'ın evine gitmesi için üç kapıyı kırıp girmesi lazımdır. Bu kayıtlarda da vardır. Eşimi arayan ilk Nevin'dir. Ayrıca eşim bir ay önce silah taşımaya başlamıştır. Bunun nedeni de aldığı tehditlerdir. Ben aldatılan bir eş olarak doğruları söylüyorum." diye konuştu. Maktul Avukatı Dudu Kılıç da "Yargıtayın bozma sebebi suç ortak ve azmettiricilerinin bulunması ve araştırılmasına yöneliktir" diyerek direnme kararı verilmesini talep etti.
"İddia makamı ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istedi"
Avukatların savunmasının ardından iddia makamı mütalaa verdi. Mütalaada bozma kararının ardından eksiğin giderilerek gerekli araştırmaların yapıldığı ve araştırılacak husus kalmadığı belirtildi. İddia makamı Yıldırım hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istedi.
'İstem dışı güldüm'
İddia makamının mütalaası karşısında söz verilen Yıldırım, mütalaaya katılmadığını belirterek, gönüllü olarak maktulle ilişkiye girmediğini söyledi. Yıldırım, " Duruşmalarda daha önce güldüğüm ifade edilmiştir. Ben istem dışı farkında olmadan yaşadığım psikolojik durum ve yapılan yalan beyanlar sonrasında güldüm. Başka amacım yok olamazda" dedi. Mahkeme heyeti duruşma sonunda ara kararını verdi. Mahkeme, Yıldırım'ın tutukluluk halinin devamına, sanık avukatlarının mütalaaya karşı savunma yapmak üzere süre verilmesine karar vererek duruşmayı 21 Mart 2018 tarihine erteledi.
"Daha ağır ceza öngörülüyor"
Mahkeme çıkışında gönüllü kadın avukatlar ve davayı takip eden feminist grup, ellerinde dövizlerle İHA muhabirine konuştular. Grup adına konuşan sanık avukatı Meriç Eyüpoğlu, "Gerekçeli karar 120 sayfadan oluşan ama aslında hiçbir şey anlatmayan karardı. Yargılama sübjektif olarak devam etti. Müvekkilimin söyledikleri dikkate alınmadı. Bozma kararına sevinmiştik. Mahkemenin verdiği kararın ne kadar yanlış olduğunu uzun uzun anlattık. Mahkeme heyeti bizi dinledi. İtinayla tüm taleplerimizi reddetti. Müvekkilim en başından beri bunun gönüllü bir ilişki olmadığını kendisinin silah zoruyla bu ilişkiye ve cinsel saldırıya maruz kaldığı beyanına ilişkin şu ana kadar yapılmış hiçbir araştırma yoktur. Herhangi bir hekim kontrolünden geçirilmemiştir. Ama buna rağmen dosya 'gönüllü bir ilişki' olduğu varsayımına dayanmıştır. Bu varsayıma dayanarak ağır bir ceza verilmiştir. Bugün (dün) verilen savcılık mütalaası bozmadan önce verilen karardan da daha ağır bir cezayı öngörmektedir. Teknik olarak bu cinayetin tasarlanarak işlendiğine dair bir mütalaada bulunmuştur. Bu nedenle ortaya çıkacak cezanın daha ağır olması olusudur. Bırakın ceza verilmesini biz burada meşru müdafaa hükümlerinin işletilerek beraat kararı verilmesini istiyoruz. Emsal olarak verilen kararlar var. Nevin için de derhal özgürlük ve sonrası beraat kararı verilmesi hakkaniyetli olandır. Biz adaletin tecelli etmesi için yanı erkek adaleti değil gerçek adalet için uğraşmaya devam edeceğiz. Nevin gibi onlarca kadının sesini duyuyoruz. Onları savurmaya devam edeceğiz" dedi.
"Maalesef Türkiye'yi utandıracak bir mahkumiyet kararı daha çıkabilir"
Feminist grupta yer alan Filiz Karakuş da erkek adaleti değil gerçek adalet olacağına ve Nevin Yıldırım'ın beraat edeceğine inandığını söyledi. Sanık avukatlarından Deniz Bayram da mahkemeye, tecavüz suçları açsından daha önce verilen içtihatları sunduklarını ifade ederek, kamu otoritelerinin özel soruşturma görevlerine savunmalarında yer verdiklerini aktardı. Bayram, "Eğer Nevin, savcı mütalaası doğrultusunda cezalandırılırsa; bizler biliyoruz ki uluslararası mahkemelerden bir kez daha maalesef Türkiye'yi utandıracak bir mahkumiyet kararı daha çıkabilir. Umuyoruz ki sonraki duruşmada Yıldırım için takdiri indirim koşullarıyla, meşru müdafaa ve tahrik koşulları da heyet tarafından göz önünde bulundurulmalı" şeklinde konuştu. - ISPARTA