BM Güvenlik Konseyi, Gazze'deki Krizi Görüştü

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

BM Güvenlik Konseyi, Gazze'deki ağır insani krizi görüşmek üzere 23 Temmuz'da toplandı.

BM Güvenlik Konseyi, Gazze'deki ağır insani krizi görüşmek üzere 23 Temmuz'da toplandı. İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı sıfatıyla Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Ahmet Yıldız tarafından sunulan kapsamlı açıklamada, İsrail'in saldırıları "soykırım" olarak nitelendirildi ve uluslararası topluma derhal harekete geçme çağrısı yapıldı. ABD, Hamas'ı anlaşmayı kabul etmeye çağırırken, Rusya, Çin, İran ve Avrupa'dan İsrail'e sert eleştiriler geldi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 23 Temmuz 2025'te Orta Doğu'daki gelişmeleri görüşmek üzere düzenlenen açık oturumda bir araya geldi. Toplantının ana gündemi, Gazze Şeridi'nde süregelen insani kriz ve kalıcı ateşkes arayışları oldu. İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Dönem Başkanı sıfatıyla Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ahmet Yıldız, Teşkilat adına Konsey'e kapsamlı bir açıklama sundu.

"Gazze'de acılar derinleşiyor, çocuklar ölüyor, Konsey görevini yerine getirmeli"

Büyükelçi Yıldız konuşmasına, "İslam İşbirliği Teşkilatı'na üye devletler grubu adına, grup başkanlığı sıfatıyla bu açıklamayı sunmaktan onur duyarım" sözleriyle başladı. Pakistan'a, oturumun düzenlenmesi ve kapsamlı brifingler için teşekkür eden Yıldız, Gazze'deki insani durumun her geçen gün daha da kötüleştiğini belirtti. Yıldız, "Gazze halkı, dayanılmaz ve hayatı tehdit eden şartlar altında hayatta kalmak için mücadele ederken, her geçen gün daha fazla masum insan hayatını kaybetmektedir. Gazze'de acılar derinleşiyor, çocuklar ölüyor, Konsey görevini yerine getirmeli" dedi. Yıldız'ın aktardığı verilere göre, İsrail tarafından Gazze'de öldürülen kadın ve erkeklerin sayısı 58 bini aşarken, 142 binden fazla kişi yaralandı. Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da ise 1.000'den fazla Filistinli öldürüldü.

"30 Haziran'daki saldırılar savaş suçudur"

İİT adına yapılan açıklamada, 30 Haziran 2025 tarihinde gerçekleşen ve 85'ten fazla kişinin hayatını kaybettiği saldırı da dahil olmak üzere, son dönemdeki katliamlar savaş suçu ve insanlığa karşı suç olarak nitelendirildi. Yıldız, "İsrail işgal güçleri, UNRWA okullarına, çadır kamplarına, tıp merkezlerine ve gazetecilere saldırılar düzenlemiş, bu saldırılarda çocuklar dahil siviller acımasızca hedef alınmıştır, bu saldırılar savaş suçudur" ifadelerini kullandı. Batı Şeria'daki yerleşimci saldırılarının ve El-Aksa Camii'ne yönelik baskınların da altını çizen Yıldız, "İİT, Kudüs'teki kutsal yerlerin tarihi statüsüne saygı gösterilmesi çağrısında bulunmaktadır" dedi.

"Bu hesaplı strateji, temel insan haklarının ve uluslararası hukukun kasıtlı ihlalidir"

Yıldız, "İşgalci güç olan İsrail'in, Filistin halkını evlerinden ve topraklarından sürerken, ilhakı sürdürmesi, İİT'yi bir kez daha Güvenlik Konseyi'ni acil eyleme çağırmaya mecbur etmektedir" diyerek Konsey'in Filistin halkını uluslararası hukuk çerçevesinde koruma sorumluluğuna dikkat çekti. İİT, İsrail'in saldırılarını Konsey'in S/RES/2735 sayılı kararına aykırı olarak sürdürdüğünü belirtti. "Bu hesaplı strateji, temel insan haklarının ve uluslararası hukukun kasıtlı ihlalidir," diyen Yıldız, Filistinlilerin evlerine dönmesinin engellenmesini "zorla yerinden etme stratejisi" olarak tanımladı.

UNRWA'nın bölgedeki rolüne dikkat çeken Yıldız, uluslararası toplumu kuruma siyasi ve mali destek vermeye çağırdı. Ayrıca, Suudi Arabistan ve Fransa'nın eş başkanlığında düzenlenecek olan "Filistin Sorununun Barışçıl Çözümü ve İki Devletli Çözümün Uygulanması" konulu BM Yüksek Düzeyli Konferansı'na destek istedi.

Suriye, Lübnan, İran ve Golan Tepeleri: Bölgesel uyarılar

İslam İşbirliği Teşkilatı açıklamasında, İsrail'in Suriye, Lübnan ve İran'a yönelik saldırıları da geniş biçimde yer aldı. Golan Tepeleri'ndeki duruma, 1974 tarihli Ayrılık Anlaşması'na ve 1701 sayılı kararın ihlaline dikkat çekildi. İsrail'in Lübnan'daki iki tampon bölge oluşturma çabası da kınandı. İran'a yönelik saldırılar için "nükleer tesisleri hedef alan, sivil kayıplara yol açan" ifadeleri kullanıldı. Gharibabadi'nin açıklamalarıyla paralel olarak, İsrail'in eylemleri "önceden planlanmış toplu katliam" olarak nitelendirildi. Konuşmasını, "Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkının ve Doğu Kudüs'ü başkenti olan bağımsız Filistin Devleti'nin kurulmasının vakti gelmiştir" sözleriyle sonlandıran Yıldız, uluslararası hukuka ve BM kararlarına bağlılıklarını yineledi.

"Gazze, uluslararası hukukun mezarlığı haline geldi"

Konsey başkanlığını yürüten Pakistan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Mohammad Ishaq Dar, "Gazze'de yaşananlar sadece bir insani felaket değil, aynı zamanda insanlığın çöküşüdür" diyerek İsrail'i sistematik ve kasıtlı saldırılarla suçladı. Dar, BM kararlarına uyulmasını ve iki devletli çözüm temelinde adil bir barış süreci başlatılmasını talep etti. Pakistan, Gazze'de derhal kalıcı ve şartsız ateşkes ilan edilmesi, UNRWA'ya tam destek verilmesi ve Filistin devletinin tanınması çağrısında bulundu.

"Gazze'de ölümler artıyor, insani durum çöküyor"

BM Genel Sekreter Yardımcısı Khaled Khiari, Gazze'deki duruma ilişkin brifinginde, 30 Haziran'dan bu yana en az 1.891 Filistinlinin öldürüldüğünü belirtti. Khiari, "Deir al-Balah'taki BM konukevlerine yönelik saldırılar yardım çalışmalarını felç etti" dedi. Khiari ayrıca İsrail'in Holy Family Katolik Kilisesi'ne düzenlediği saldırıda 3 kişinin hayatını kaybettiğini ve saldırının ibadet yerlerinin dokunulmazlığına açıkça aykırı olduğunu vurguladı.

"Hamas anlaşmayı kabul etmeli"

ABD'nin BM Geçici Temsilcisi Dorothy Shea, Hamas'a İsrail tarafından kabul edilen ateşkesi onaylama çağrısında bulundu. Shea, "Hamas anlaşmayı kabul etmeli, rehineleri serbest bırakmalı ve Gazze'yi terk etmelidir" dedi. Washington, sivillerin ölümünden Hamas'ı sorumlu tutarken, "Gazze'de sivillerin hayatını kaybetmesi trajiktir ancak sorumluluk Hamas'a aittir" açıklamasında bulundu.

"Kovboy tarzı barış yaklaşımı işe yaramaz"

Rusya delegesi, Trump yönetiminin "güç yoluyla barış" politikasını eleştirerek "Kovboy tarzı çözümler kısa vadeli etki oluşturabilir ama bölgede uzun vadeli istikrar getirmez" dedi. Rusya, İsrail'in Batı Kudüs politikalarının bölgesel barışı tehlikeye attığını belirtti.

"İsrail saldırılarını derhal durdurmalı"

Çin'in BM Daimi Temsilcisi Fu Cong, İsrail'in DSÖ yerleşkesine yaptığı saldırıyı şiddetle kınadı. Fu, "Gazze'deki tüm askeri operasyonlar derhal sona ermeli" diyerek insani yardım erişimi ve iki devletli çözüm için uluslararası çabaların artırılması gerektiğini vurguladı.

"Yardım sistemi insanlık dışı"

İngiltere'nin BM Büyükelçisi Barbara Woodward, İsrail'in yardım dağıtım sistemini "insanlık dışı, etkisiz ve istikrarsız" olarak tanımlayarak, İsrail Savunma Bakanı'nın Filistinlileri zorla Rafah'a yerleştirme önerisini kınadı. Woodward, Filistin Yönetimi'nin güçlendirilmesi ve iki devletli çözüme destek çağrısında bulundu.

"İsrail önceden planlanmış katliam yapıyor"

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Kazem Gharibabadi, Gazze'de "önceden planlanmış toplu katliam" yapıldığını belirterek BM'den derhal harekete geçmesini istedi. Gharibabadi, ABD'nin işbirliğiyle gerçekleştirilen İsrail saldırılarının nükleer tesisleri de hedef aldığını ve bunun uluslararası hukukun açık ihlali olduğunu vurguladı.

Katar, Endonezya ve Danimarka'dan destek çağrısı

Katar, Mısır ve ABD ile birlikte kalıcı ateşkes için sürdürülen çabaların devam ettiğini açıkladı. Endonezya, 28-30 Temmuz'da düzenlenecek İki Devletli Çözüm Konferansı'nı "dönüm noktası" olarak nitelendirdi. Danimarka ise "Gazze'de halk toprakların yüzde 14'üne sıkıştırılmış durumda ve her gün ölümle yüz yüze" açıklamasında bulundu. - NEW YORK

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / 3.Sayfa
Haberler.com
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title